YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1267
KARAR NO : 2014/3750
KARAR TARİHİ : 26.02.2014
MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/02/2013
NUMARASI : 2012/33-2013/44
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilince dava dışı A. G..’e olan borcu nedeniyle 1100,00 TL. Bedelli senet verildiğini, ancak davalı ile dava dışı A. G..’ün birlikte hareket ederek senette yazılı 1 rakamının önüne 3 rakamı getirerek ve senette yazı ile yazılan tarih ve bedel kısmını doldurarak senedi 31.100,00 TL.ye dönüştürdüklerini, senette sahtecilik suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ileri sürerek müvekkilinin icra takibine konu senette 30.000,00 TL. Borçlu olmadığının tespitine, takibin ve senedin bu miktar için iptaline, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen Adli Tıp Kurumu’nun 21.11.2012 tarihli raporuna göre; icra takibine konu senetteki 31.100,00 TL. Miktarındaki 3 rakamının sonradan eklenerek, miktarın yazı ile yazılan kısmının da sonradan “otuzbirbinyüz” olarak aynı kalemle sonradan yazıldığı adli tıp raporu ile sabit olduğundan davacının davasının kabulüne, icra takip dosyasındaki 31.100,00 TL. takibin 30.000,00 TL.’lik kısmından borçlu olmadığının tespitine ve bu miktar itibariyle takibin iptaline, kabul edilen 30.000,00 TL. üzerinden %40 kötü niyet tazminatı olan 12.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İİK’nın 72/5. maddesi gereğince davacı yararına kötü niyet tazminatına karar verilebilmesi için takibin haksız ve kötü niyetli olması gerekmektedir. Somut olayda senedi ciro yolu ile devralan davalı-hamilin davacı-borçlu aleyhine kötü niyetli olarak icra takibi yapmış olduğu ispatlanabilmiş değildir. O halde koşulları bulunmadığı halde davacı-senet borçlusu lehine İİK’nın 72/5. maddesine aykırı olarak kötü niyet tazminatına hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.