YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12663
KARAR NO : 2014/18332
KARAR TARİHİ : 18.12.2014
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2014
NUMARASI : 2012/741-2014/189
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğundan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili hakkında ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak takip konusu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığı gibi borçlu bulunmadığını belirterek icra takibine itiraz ettiğini belirterek, müvekkilinin takip konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, davacının aleyhine yapılan icra takibine itiraz etmesi suretiyle icra takibinin durduğunu, duran takip için menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar olmadığı, itirazın iptali davasında imzaya itiraz edebileceği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nun 72/5 maddesi uyarınca açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Bu maddeye göre borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığını tespite yöneliktir. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararının bulunması şarttır. İcra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür.
Davacı borçlunun borçlu olmadığını ileri sürerek ilamsız icra takibine itiraz etmesi ancak takibin durmasını sağlamakta olup, icra takibini ortadan kaldırmamaktadır. Takibin iptali ise eldeki davanın açılmasından sonra gerçekleşen bir sonuçtur. Bu nedenle davacının takibe konu icra dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti davasını açmakta hukuki yararı vardır (Aynı yönde HGK 18.01.2012 gün 2011/19-622-2012/9 Esas ve Karar sayılı kararı). Açıklanan nedenlerle mahkemece davacının dava açmakta hukuki yararı olduğunun kabulü ile işin esasına girip bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.