Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/12495 E. 2014/16568 K. 19.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12495
KARAR NO : 2014/16568
KARAR TARİHİ : 19.11.2014

MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/03/2014
NUMARASI : 2013/497-2014/165

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilinin temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, müvekkili tarafından davalılar aleyhine zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak girişilen icra takibinin davalıların itirazı sonucu durduğunu, davalıların müvekkilinden borç para aldığını karşılığında dava konusu bononun verildiğini, ancak bono bedelinin ödenmediğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, icra takibine konu edilen bononun zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, bono bedelinin davacıya ödendiğini, davacının kötü niyetli olarak bedelsiz kalan bonoyu takibe koyduğunu belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, zamanaşımına uğramış dava ve takibe konu bononun vade tarihi 10.10.2006 tarihi olup, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre vadeyi takip eden üç yıldan sonraki bir yıl içerisinde (yani 10.10.2010 tarihine kadar) borçluya başvurması gerektiği, bu süre dolduktan sonra 05.07.2011 tarihinde takip talebinde bulunduğu, davalı borçlular tarafından süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle zamanaşımına uğramış bono nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan hakların yitirildiğinden bonoda aval veren davalı E.. A..’ın sorumluluğunun sona ermiş olduğu gözetildiğinde bu davalı yönünden davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin davalı A.. A.. yönünden temyizine gelince;
Dava, zamanaşımına uğrayan bonoya dayalı olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yan davalıya borç para verdiğini, karşılığında 10.10.2006 vade tarihli 20.000 TL bedelli bono aldığını, bononun bedelinin ödenmediğini belirterek akdi ilişkiye dayanarak takip yapmış, itiraz üzerine işbu dava açılmıştır. Mahkeme, sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca zamanaşımının dolduğunu kabul edip davayı reddetmiştir. Zamanaşımına uğramış olan bono nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilir ise de taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde zamanaşımına uğramış olan bonoya yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabilir ve böyle bir durumda alacaklı alacağını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Dava konusu bonoda davacı lehtar davalı A.. A.. keşideci durumundadır. Davacı, aralarındaki temel ilişkiye dayanarak alacak talebinde bulunmuştur. Somut olayda temel ilişkiye uygulanması gereken zamanaşımı süresi gözetilmelidir. Bu durumda zamanaşımı yönünden davalı keşideci hakkındaki davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, istek halinde peşin harcın iadesine, 19.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.