Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/12444 E. 2014/16139 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12444
KARAR NO : 2014/16139
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2013/173-2014/134

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı temlik alan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, icra takibine konu sözleşmelerdeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, icra takibine konu edilen 10.11.2008 tarihli kredi sözleşmesindeki müşterek ve müteselsil borçlu davacı İ.. Ş.. adına atılı bulunan imzanın davacıya ait olmadığının iddia edildiği, Şişli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/534 Esas- 2011/798 Karar sayılı ilamında ve gerekse Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/282 Esas- 2013/719 Karar sayılı ilamında 10.11.2008 tarihli Genel Kredi Sözleşmesindeki müşterek ve müteselsil borçlu İ.. Ş.. adına atılı olan imzanın davacıya ait olmadığının belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve davacı yararına %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davalı temlik alan G.. A.. vekilince temyiz edilmiştir.
26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunla değiştirilen 6102 sayılı TTK’nın 5. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, asliye ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir. Bir yerde asliye ticaret mahkemesi bulunduğu takdirde, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve anılan yasanın 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ve özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı da hüküm altına alınmıştır. Somut olayda uyuşmazlık, ticari kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine dair olup, niteliği itibariyle 6762 Sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinde bankacılık işlemi olarak sayılan ticari dava vasfındadır. O halde mahkemece bu durum gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.