YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11268
KARAR NO : 2014/13199
KARAR TARİHİ : 09.09.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 27. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 17/02/2014
NUMARASI : 2014/29-2014/33
Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
İhtiyati haciz isteyen vekili, çek, fatura faktoring sözleşmesi ve ödeme belgelerine istinaden ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, müvekkilinin yerleşim yerinin Ankara olduğunu, keşide yeri ile muhatap bankanın da Ankara’da olduğunu belirterek ihtiyati haczin yetkisizlik nedeniyle kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece, borçlunun yerleşim yeri ile keşide yeri ve muhatap bankanın Ankara olması nedeniyle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, takibi yapan İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün yetkisizliğine, talep halinde dosyanın yetkili Ankara İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesine karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ihtiyati haciz isteyen vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-HMK’nun 26’ncı maddesinin 1’inci fıkrasına göre, “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” Somut olayda ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin dilekçesinin sonuç bölümünde mahkemenin yetkisizliği nedeniyle ihtiyati haczin kaldırılması talep edilmiş olup, icra dairesinin yetkisizliğine karar verilmesi istenmemiştir. Bu durumda mahkemece anılan kanun hükmü gözetilmeden icra dairesinin de yetkisizliğine karar verilmesi doğru değildir.
Öte yandan mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir (HMK m.1). Bu hüküm, Anayasa’nın 37’nci maddesinde öngörülen kanuni hâkim güvencesinin bir gereğidir. Ayrıca Anayasa’nın 142’nci maddesine göre “Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir.” İİK’nun 169’uncu maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte yetki itirazı doğrudan icra mahkemesine yapılır. İhtiyati hacze itiraza ilişkin İİK’nun 265 vd. maddelerinde de ihtiyati hacze itirazı inceleyen mahkemeye icra dairesinin yetkisi hakkında karar verme görevi verilmemiştir. Bu nedenle ihtiyati hacze itirazı inceleyen mahkemenin icra dairesinin yetkisi hakkında karar veremeyeceğinin gözetilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.