YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11148
KARAR NO : 2014/17916
KARAR TARİHİ : 11.12.2014
MAHKEMESİ : Elazığ 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2013/260-2013/171
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine 17.06.2006 vade tarihli 108.335,72 TL bedelli senedi icra takibine koyarak toplam 120.000 TL tahsil ettiğini, ancak takipte % 40 oranında ticari faiz işletildiğini, müvekkilinin tacir olmaması nedeniyle % 40 oranındaki faizin yasal faiz olarak belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek bu oranın yasal faiz olarak tespit edilip, dosya borcu hesaplanarak şimdilik 1.000 TL’nin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacı aleyhine yapılan takibin kesinleştiği, davacının borcun tamamını ödemeden dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından 01.08.2013 tarihinde 1.000 TL. üzerinden harç yatırılarak fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak alacak davası açılmıştır. Her ne kadar 6100 sayılı HMK’nun 107. maddesinde belirsiz alacak davası düzenlenmiş ise de, belirsiz alacak davası, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde açılabilir (HMK madde 107-1). Aksi halde belirsiz alacak davası açılamaz öte yandan, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz (HMK.madde 109/2). Alacak miktarının tartışmasız veya açıkça belirli olduğu hallerde belirsiz alacak veya kısmi dava açılmasında alacaklının hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarındadır. (HMK madde 114/4).
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemiş ise davayı dava şartı yokluğu sebebiyle reddeder (HMK madde 115/2)
Somut olayda, davacıya davasını tam dava olarak sürdürmesi ve toplam alacak üzerinden eksik peşin harcı tamamlaması konusunda belirtilen yasa hükmü uyarınca kesin süre verilip, sonuca göre bir karar tesisi gerekirken belirtilen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.