Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/10884 E. 2014/13661 K. 17.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10884
KARAR NO : 2014/13661
KARAR TARİHİ : 17.09.2014

MAHKEMESİ : Burdur 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/03/2014
NUMARASI : 2013/138-2014/260

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı ile dava dışı Akbank TAŞ. arasında akdolunan kredi sözleşmesinde müvekkilinin de kefil olarak yer aldığını, davalı asıl borçlunun kredi taksitlerini ödememesi üzerine müvekkilince bankaya ödemeler yapıldığını, ve bankanın müvekkilinden yaptığı tahsilatlara karşılık teminatlarıyla birlikte tüm haklarını temlik sözleşmesiyle müvekkiline devrettiğini, düzenlenen temlikname ile 117.091,78 TL davalıdan alacaklı konuma gelen müvekkilinin bu alacağın tahsili için davalı aleyhine başlattığı takibe itiraz sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle, takibin devamına ve %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ve yakınları tarafından gerek banka havaleleriyle gerekse kambiyo senetleri vermek suretiyle davacıya ödemelerde bulunulduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %20 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalı yanca ödeme savunmasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının takibe itirazının iptaliyle takibin 117.091,78 TL asıl alacak ve 519,70 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 117.611,48 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 yasal faiz uygulanmasına, asıl alacak tutarının %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından yapılan ödemelerden bahsedilmiş, ancak banka kayıt ve defterleri incelenmeksizin anılan ödemelerin takibe konu kredi borcuna ilişkin olup olmadığı, temlik tarihinde davalı asıl borçlunun davadışı bankaya ne kadar borcu bulunduğu hususlarının tespit edilmediği görülmektedir. Bu durum karşısında mahkemece konusunda uzman bilirkişi tayin edilmek suretiyle taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda banka kayıt ve defterleri üzerinde inceleme yaptırılıp, temlik tarihi itibariyle davalı asıl borçlunun bankaya olan borcunun miktarı tespit edilerek tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yeterli araştırmayı içermeyen bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.