Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/10084 E. 2014/14289 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10084
KARAR NO : 2014/14289
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı … ve … ile adi ortaklık kurarak davalıdan 24.000 USD karşılığında …’den getirilecek 4.000 adet 4 Gb USB Flash Bellek satın alma akdi yapıldığını, belirtilen paranın 14.000 USD’lik kısmının davalıya peşin ödendiğini, ancak davalının sözleşmeye aykırı davranarak malı teslim etmemesi üzerine müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı tarafın … ve … ile birlikte oluşturdukları adi ortaklık ile davalı tarafın …’den ithal ederek kendilerine vereceği USB Flash Bellekleri satın almak üzere anlaştıkları, davacı ile adi ortaklık kuran dava dışı … ve …’in icra takibinde taraf olarak bulunmadığı gibi davayı da birlikte açmadıkları, sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK’nun 525. maddesi ile dava tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nun 625. maddesi hükümleri dikkate alındığında adi ortaklığın taraflarından birine diğer ortakların yetki vermesi gerekeceği, aksi durumda adi ortalıkla ilgili muamelelerin ortaklar tarafından birlikte yapılması gerektiği, davacı tarafın adi ortaklık işlerini yapmak üzere kendisine yetki verildiği hususunu ispat edemediği, icra takibini de münhasıran kendi adına yapmış olması karşısında davacı tarafın icra takibi yapma ve bu takibe yapılan itirazın iptaline yönelik dava açmak için aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın HMK’nun 115/3 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygu bulunan hükmüm ONANMASINA, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.