Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/9025 E. 2014/6684 K. 08.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9025
KARAR NO : 2014/6684
KARAR TARİHİ : 08.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2013
NUMARASI : 2011/595-2013/69

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. E.. K.. ile davalı vek.Av. … gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, 2 adet motorlu aracın satış bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekili, taraflar arasında araç satışına ilişkin sözleşme bulunmadığını, taraflar arasında takas anlaşması olduğunu, 15.07.2011 tarihinde teslim edilmesi gereken 2 adet aracın zamanında teslim edilmediğini, bu nedenle satın alınmasından vazgeçildiğini, bu iki aracın müvekkili adına tescil ettirildiğinin müvekkiline bildirilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı tarafın bedeli takip ve dava konusu olan 2 adet araç karşılığında 5 adet aracın takas edildiği yönündeki savunmasına ilişkin olarak davacı tarafa yemin teklif ettiği, davacının yemin için davet edildiği oturumda yetkili şirket temsilcisini hazır etmediği, onun yerine şirket temsilcisinin vekaletle atadığı bir vekilin hazır edildiği, dolayısıyla davacı tarafın yeminden kaçındığı, bu durumda takas savunmasına itibar edilmesi gerektiği gerekçeleriyle, takip tarihinde muaccel bir alacak bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda takip ve dava konusu 2 adet aracın davalı adına 18.7.2011’de trafik siciline kaydedildiği, bedellerinin henüz ödenmediği, bu nedenle mülkiyeti davalıya ait olsa dahi davacının bedeli ödenmeyen araçları teslim etmekten imtina edebileceği, davalının teslimdeki gecikme nedeniyle sözleşmeden dönme yönündeki 3.8.2011 tarihli ihtarının ise 30.7.2011 tarihli yazısıyla çeliştiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davalı tarafından davacıya gönderilen 30.7.2011 tarihli yazıda dava konusu 2 adet aracın teslim alınacağı ve bakiyenin de sıfırlanacağı açıkça belirtilmiştir.
Öte yandan davalının 3.8.2011 tarihli ihtarında takastan vazgeçtiğini beyan etmesi karşısında, taraflar arasında takas sözleşmesinin varlığına ilişkin teklif ettiği yemin de icapsız hale gelmiştir. Bu durum karşısında davacı şirket temsilcisinin yemin etmek üzere vekil ataması da yeminden imtina şeklinde nitelendirilemez.
Mahkemece yukarıda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.