Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/8697 E. 2014/6386 K. 02.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8697
KARAR NO : 2014/6386
KARAR TARİHİ : 02.04.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 35. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2011/260-2013/25

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. M.. D.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Mahkemece verilen 25.06.2009 günlü karar dairemizin 06.07.2010 günlü kararıyla bozulmuş olup mahkemece bozmaya uyularak “1 – Kar mahrumiyeti talebi ile ilgili davanın kabulüne, 5.000,00 TL’nin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, 10/08/2006 temerrüt tarihinden itibaren talepleri gibi reeskont faizi uygulanmasına, 2- Tüp depozito bedeli hakkındaki davanın kısmen kabulüne, 7.790,91 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ,10/08/2006 temerrüt tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, 3- Cezai şartla ilgili istemin koşulları oluştuğundan kabulü ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak cezai şart miktarından tenkis yapılmasına ancak önceki ilamın davacı yararına bozulması nedeniyle oluşan müktesep hak gözetilerek 36.207,50 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalı yararına oluşan temerrüt müktesep hakkı gözetilerek 20/08/2006 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, 4- Her üç taleple ilgili fazlaya ilişkin taleplerinin ve diğer taleplerinin reddine ”şeklinde hüküm kurulmuştur. Anılan bu kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucu;
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı yan açmış olduğu iş bu davasında, haklı fesih nedeniyle sözleşmenin geriye kalan süresi için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kar mahrumiyeti, tüp depozito bedeli ve cezai şart talep etmiştir.
Mahkemece tüp depozito bedeli ve cezai şart ile ilgili olarak kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, kar mahrumiyeti talebi bakımından saklı tutulan fazlaya ilişkin hakka yönelik talebin reddine şeklinde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.