YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8069
KARAR NO : 2014/5448
KARAR TARİHİ : 20.03.2014
MAHKEMESİ : Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/03/2013
NUMARASI : 2008/91-2013/90
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. M..S.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 02/11/2002 tarihinde yapılan satım sözleşmesi gereğince müvekkili tarafından çek ile toplam 102.000,00 TL ödeme yapıldığını, buna karşılık davalı tarafından müvekkiline 39.940,00 TL bedelinde mal teslim edildiğini, davalının çeklere istinaden müvekkiline 2.000,00 TL iade ettiğini, ayrıca müvekkili tarafından 756,40 TL değerinde mal için iade faturası düzenlendiğini, davalının ödeme yapılan kalan kısım için ortağı olduğu dava dışı şirket tarafından mal teslim edileceğinin müvekkiline bildirildiğini, ancak dava dışı şirket tarafından müvekkiline teslim edilen mal bedellerinin Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/166 E. sayılı dosyasında verilen karar ile tahsil edildiğini, böylece müvekkilinin teslim edilemeyen mallar nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 60.000,00 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek değişen oranlarda ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından müvekkiline teslim edilen çekler nedeniyle ödeme yapıldığını, müvekkili tarafından 2.000,00 TL’nin çeklere istinaden davacıya iade edildiğini, ayrıca davacı tarafından kesilen iade faturasının da kabul edildiğini, ancak davacının bir kısım malların teslim edilmediğine dair iddiasının ise yerinde olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere davacının kendi aleyhine olan ticari defter kayıtlarına, davalının kısmen kendi aleyhine olan ticari defter kayıtlarına, sunulan çek ile ödeme belgelerine ve faturalara göre; davacının davalıya verdiği 102.000,00 TL’lik çekler ve 756,40 TL’lik iade faturası olmak üzere toplam 102.756,40 TL’ye karşılık, davalı tarafından 100.946,73 TL değerinde mal teslimi ve 2.000,00 TL nakdi iade yapıldığı, davacının 190,33 TL alacak talebinde bulunabileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 190,33 TL’nin 05/12/2008 dava tarihinden itibaren yıllık %27 ve değişen oranlarda hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davalıya alınacak mal karşılığı avans olarak verilen ve ödenen çek bedelleri tutarında mal teslim edilmediğini bildirerek teslim edilmeyen ve bedeli ödenen mal tutarının tahsilini istemiştir.
Davalı yan ödemeleri kabul edip, ödemeler karşılığında malın teslim edildiğini savunarak teslime ilişkin irsaliyeleri dosyaya ibraz etmiştir. Davacı yan anılan 7 adet irsaliyedeki teslim alan imzasının kendilerine ait olmadığını belirtmiştir. Nitekim Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2009/25528 soruşturma sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından davacı adına düzenlenen 7 adet sevk irsaliyesi altındaki imzanın teslim alan kısmında isim ve imzası bulunan Settar Köşker elinden çıkmayıp adı geçen şahsın hakiki imzalarının model alınması suretiyle sahte olarak atılmış olduğu bildirilmiştir.
Hal böyle olunca ihtilaf konusu bedeli ödenen malların davacıya teslim edildiğinin ispat külfeti somut olayda davalı yandadır. Mahkemece malların teslim edildiği konusunda davacının imza itirazları gözetilip, anılan sevk irsaliyeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığı gibi karar gerekçesinde taraf defterlerindeki kayıtlarında karıştırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi de isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.