YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7757
KARAR NO : 2014/5428
KARAR TARİHİ : 20.03.2014
MAHKEMESİ : Nevşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2009/155-2012/471
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı hükmün davalı E.. Ç.. yönünden reddine, diğer davalı M.. K.. yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı ve davalılar vekillerince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. İ.. Y.. gelmiş, diğer davalılar tarafından kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin aracını emaneten davadışı H.. Ç..’a verdiğini, onun da davadışı galerici C.. C..’a vermesiyle satıldığını öğrendiğini, aracın iadesini isteyince aracın yedek anahtarını davacıdan alan H.. Ç..’ın aracı bulunduğu yerden getirip, davacıya teslim ettiğini, sonrasında davalılardan M.. K..’nun davacı yanına gelip, aracı satın aldıkları halde, evlerinin önünde çalındığını, araçta olan telefon, kontör ve çekin iadesini istediklerini, araçta belirtilen malların bulunmadığı söylendiği halde zararın gederilmesini istediklerini, şahısların tehdidi üzerine davacının 70.000,00 TL tutarlı, 13.04.2009 tanzim tarihli senedi düzenlediğini, kaybolduğu söylenilen çekin keşidecisinden ertesi gün yeni çek alınması halinde senedin davacıya iade edileceği söylenerek senedin güvenilir şahıs olarak davadışı Y..T..’e verildiğini, ancak ertesi gün keşidecisinden çek alınamadığı söylenerek senedin Yusuf Tekin’den alındığını, davacının 16.04.2009 tarihinde suç duyurusunda bulunduğunu, bu süreçte senedin diğer davalı E.. Ç..’ya ciro edildiğinin öğrenildiğini belirterek, tehdit ve iradesi sakatlandırılarak imzalatılan senet nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı M.. K.. vekili, bononun sebepten mücerret olup, senede karşı iddianın yine senetle ispatı gerektiğini, taraflar arasındaki borç ilişkisinde alınan senedin, müvekkilince diğer davalıya olan borcu nedeniyle ciro edilerek verildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı E.. Ç.. vekili, müvekkilinin dava konusu senetle icra takibine başladığını, tedbir nedeniyle takibe devam edemediğini, zarara uğradığını ileri sürerek davanın reddi ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre, bononun cebir ve tehdit altında imzalatıldığı iddiasının ispat edilemediği, davacının bonoyu davalı M.. K..’na haksız fiil tazminatı olarak tanzim edip verdiği, davalı M.. K..’nun Cumhuriyet Savcılığındaki ”araçtan çalınan eşyanın 45.000,00 TL’lik kısmının kendisine getirildiği” beyanı karşısında iade edildiği eşya değeri tutarında zararının giderildiğinin anlaşıldığı, davalı Emin’e imzaları inkar edilmeyen bononun ciro yoluyla geçtiği, diğer taraflar arasındaki olay, ilişki, ödeme vakıasından haberdar olduğu ve bunları bilerek kötüniyetle bonoyu iktisap ettiği hususları ispatlanamadığından (olay tarihinde yürürlükte olan mülga TTK’nun 598,599. maddelerine göre) şahsi def’ilerin iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceği gerekçeleriyle, davacının davalı E.. Ç..’ya yönelik davasının reddine, icra inkar tazminatına yönelik genişletilen savunmaya davacı yan muvafakat etmediğinden icra inkar tazminatına yer olmadığına, davacının davalı M.. K..’na yönelik davasının kısmen kabulüne, icraya konu 70.000,00 TL’lik bononun 45.000,00 TL’sinden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalılardan M.. K..’nun temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davalılardan E.. Ç.. vekilinin temyiz itirazları yönünden; Davalı E.. Ç.., dava konusu bononun ciro yolu ile hamili ve takip alacaklısıdır. İ.İ.K’nın 72/4. maddesinin (3.) cümlesi hükmü gereğince menfi tespit davasının reddi halinde, alacaklı (davalı) yararına verilen haksız ihtiyati tedbir nedeniyle doğan zararın karşılanması ve hükmedilecek tazminat için herhangi bir talepte bulunulması gerekmez. Alacaklı (davalı) nın tazminat yönünden bir talebi bulunmasa dahi mahkemece açıklanan yasa hükmü gereğince re’sen tazminata hükmedilmesi gerekir. Hal böyle olunca dava reddedildiğinden davalı-alacaklı hamil E.. Ç.. yararına İİK 72/4. maddesi gereğince kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu kalem istemin reddinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılardan M.. K.. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılardan E.. Ç.. yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.