YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7689
KARAR NO : 2014/5657
KARAR TARİHİ : 24.03.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 26. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 20/11/2012
NUMARASI : 2011/101 – 2012/212
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. M.. Ç.. ile davalı vek. Av. B.. Ç..’nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, davalının ithalatçısı olduğu aracı ikinci el olarak 31.12.2007 tarihinde satın aldığını aracın alındığı tarihten itibaren sürekli olarak imalat hatasından kaynaklanan arızalar çıkardığını, servise götürmek zorunda kaldığını, aracın amacına uygun kullanılamadığını belirterek fatura bedeli olan 56.379,40 TL’nin fatura tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, aracın ikinci el olduğunu 31.12.2007 tarihinde dava dışı M.. P..tarafından satın alındığını aracın ticari araç olduğunu, davanın iki yıllık garanti süresinin bitimine iki gün kala açıldığını, altı aylık zamanaşımı süresinin geçirildiğini, davacının yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığı gibi aracın arızasının imalat hatasından kaynaklanmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu, davalının aracın ithalat yolu ile piyasada satışını sağlayan olarak sorumluluğunun bulunduğu, davacının aracın satış bedelinin iadesini istediği fatura bedelinin yüksek olduğunun anlaşıldığı rayice göre belirlenen rakamın 41.560,00 TL olarak tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, aracın iadesi koşulu ile 41.560,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Alınan 21.06.2011 tarihli bilirkişi raporunda: Davaya konu aracın, rayiç değerinin “30.000 – 32.000 TL, itiraz üzerine alınan 08.06.2012 tarihli raporda 28.000 TL, yine itiraz üzerine alınan raporda 41.560 TL olduğu bildirilmiştir. Hükme esas alınan bu rapora davalı vekili gerekçelerini göstermek suretiyle raporlar arasında çelişki olduğuna dair itiraz ettiği gibi dava konusu aracın on üç kez kazaya karıştığını buna ilişkin de kaza tespit tutanaklarını dosya arasına ibraz etmiştir.
Mahkemece yukarıda yapılan açıklamalar gözetilerek davalı vekilinin itirazlarını karşılayacak şekilde önceki raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek mahiyette ve dava konusu aracın trafik kazasına karışması nedeniyle değer kaybı yönünden değerlendirilme yapılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi dava konusu aracın halen davacının elinde olduğu ve ondan yararlanmaya devam ettiğine göre birlikte ifa kuralı gereğince faiz talebinin reddedilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi de doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.