Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/759 E. 2013/6645 K. 15.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/759
KARAR NO : 2013/6645
KARAR TARİHİ : 15.04.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki karşılıklı menfi tespit-itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın kabulüne karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı-karşı davacı (temlik alan) vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temlik alan vek. Av. … gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Asıl dava, genel kredi sözleşmesine kefil olan davacının, bu kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti istemine; birleşen dava ise aynı kredi sözleşmesine istinaden davalı bankaca yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının kefil olarak imzaladığı kredinin ödenerek kapatıldığı, sözleşmenin 70. maddesindeki düzenlemenin genel işlem şartı mahiyetinde olup, hukukun genel ilkelerine aykırı olduğu, yeni kullandırılan taksitli ticari krediden davacının sorumlu olduğunu iddia etmenin hakkaniyet kurallarına ve MK. 2. maddesine aykırı olduğu gerekçeleriyle asıl davanın kabulü ile davacının 04.08.2006 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ve 31.03.2009 tarihli aylık taksit ödemeli ticari kredi ve becayiz kredisi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, birleşen itirazın iptali davasının reddine karar verilmiş, hükmü davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı Banka ile dava dışı … Ürünleri Ltd. Şti. arasında 04.08.2006 tarihli 57.500 TL limitli Genel Kredi sözleşmesi imzalanmış olduğu, bu Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı anda davacının müteselsil kefil olarak imzası bulunmamakta ise de 11.07.2007 tarihindeki bu sözleşmenin eki limit artırımında davacı …’un 32.500 TL’lik miktar için müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu ve bu imzanın inkar edilmediği dosya içeriği ile sabittir.
Nitekim alınan uzman bilirkişi raporunda da davacının kefaleti nedeniyle sorumlu olduğu belirtilmiştir. Anılan sözleşme nedeniyle kullanılan kredinin ödenmesi ve aynı sözleşmeye dayalı olarak ikinci kez kredi kullandırılmış olması, bu sözleşmenin limit artırımını müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalayan davacıyı sorumluluktan kurtarmaz.
Hal böyle olunca mahkemece yapılacak iş, davacı kefilin kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağı gözetilerek konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp varılacak uygun sonucu göre asıl ve birleşen davalar hakkında bir karar verilmesinden ibarettir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı-birleşen dava davacısı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan temlik alan (… Varlık Yönetim AŞ.) yararına takdir edilen 990.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak (… Varlık Yönetim AŞ.)’ye ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.