YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6887
KARAR NO : 2014/4415
KARAR TARİHİ : 06.03.2014
MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2013
NUMARASI : 2012/338-2013/10
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. S.. Ç.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında alım-satım sözleşmesi bulunmadığı gibi icra dosyasına sunulan mutabakat formunda da müvekkilinin imza ve kaşesi bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, taraf defterlerinin birbirini teyit etmediği, davalının muvafakatı olmadan ve dava dışı E.. Su Ürünleri AŞ.’nin davadışı D.. Ö.. AŞ.’ye 215,500 Euro borcunun olduğunu gösteren 12.08.2010 tarihli mutabakat belgesinde davalının imzası olmadığı, bu borçtan davalının sorumlu tutulamayacağı, davalı dışındaki şirketlerin kendi aralarında yaptıkları anlaşma uyarınca 215,500 Euro’yu davalı borcu kabul ettikleri ve davalının alacakları düşüldükten sonra takip ve dava konusu olan 165,199,79 Euro karşılığı olan 399.237,77 TL’nin davalıdan talep edildiği, oysa bu borcun kaynağının davalı olmadığı, borcun dayanağının dava dışı E.. AŞ.’nin dava dışı D..Ö. AŞ.’nin borcu olduğu, bu şekildeki bir borcun davalıdan talep edilemeyeceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargılama sırasında davacı defterleri üzerinde inceleme yapan bilirkişi raporunda davacının davalıdan 165.199,79 Euro alacaklı olduğu belirtilmiştir. Yine davalı defterleri üzerinde inceleme yapan bilirkişi raporunda ise davalının davacıya borcu olmadığı bildirilmiştir.
Öte yandan, davacı yan takip ve dava konusu cari hesap alacağının oluşumunu tam olarak açıklayamamıştır. Bu durumda mahkemece HMK’nin 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacı tarafa, takip ve dava konusu cari hesap alacağının oluşumunu ayrıntılı bir şekilde açıklattırıp davacı delilleri arasında gösterilen virman yazıları ile elektronik postalar üzerinde durularak ayrıca taraf defterlerindeki farklılığın neden kaynaklandığının tarafların defter kayıtları karşılaştırılmak suretiyle tespiti için konusunda uzman yeni bir bilirkişiden rapor alınarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.