Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/6153 E. 2014/3078 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6153
KARAR NO : 2014/3078
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2013
NUMARASI : 2010/762-2013/88

Taraflar arasındaki birleşen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen (Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/38) davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı birleşen dosya davalısı vekili Av. M. A.. ve davalı birleşen dosya davacısı şirket yetkili temsilcisi R. K.. ve vek.Av. A. B..’nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davalı birleşen dosya davacısı şirket yetkilisi ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Dava, davalının teslim etmekle yükümlü olduğu canlı kasaplık hayvanların eksik teslim edilmesinden kaynaklanan gecikme cezasının tahsili istemine ilişkindir.
Davalı vekili, 180 günlük sözleşme süresi dolmadan akdin feshedilmiş olmasının sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, Macaristan’daki aşırı yağışların etkisi ile zehirli atıkların toplandığı göletin yıkıldığını ve mal sevkiyatının imkansız hale geldiğini, bu durumun mücbir sebep oluşturduğunu, belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davacı vekili, et alım ihalesinden kaynaklanan borçların mucbir sebep nedeniyle müvekkili tarafından ifa edilemediğini ve davalının sözleşmeyi haksız şekilde feshettiğini belirterek 380.606 Euro ceza tutarından müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, nakde çevrilen 532.800 Euro değerindeki teminat mektubu bedelinin, teslim edilen mal bedeli 48.049 Euro’nun, kar kaybı ve diğer masrafların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, mucbir sebep nedeniyle talep edilen ek sürenin reddedilerek fesih sürecinin işletilmesinin hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğu, yüklenicinin mucbir sebebi süresinde bildirdiği, yabancı bir ülkeden mucbir sebebin varlığı konusunda belge temin etmedeki güçlük nedeniyle fesihten sonra belge ibraz edilebildiği, mucbir sebebin varlığının belgelendirilmesinden ayrı bir sorun olduğu, bu nedenle asıl davadaki gecikme cezası talebinin haksız olduğu, aynı gerekçelerle birleşen dosyadaki gecikme cezasına ilişkin menfi tespit isteminin kabulü gerektiği, teslim edilen mal karşılığı 35.731 Euro, 500 TL müspet zararın birleşen dosyanın davalısından tahsiline, sözleşmenin kuruluşuna ilişkin masrafların tahsili isteminin reddine karar verilmiş, kararı asıl dosyanın davacısı, birleşen dosyanın davalısı vekili temyiz etmiştir.
Uyuşmazlık, davacı-birleşen davada davalı Et Balık Kurumu’nun taraflar arasındaki satış sözleşmesini süresinde mal teslim edilmemesi gerekçesiyle feshetmesinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
E.. M.. Mal Alımlarına Ait Tip Sözleşmenin süre uzatımı verilebilecek halleri düzenleyen 25’inci maddesinin 1.1.a. hükmünde doğal afetlerin süre uzatımı verilecek bir durum olarak kabul edildiği, ancak 25.1.2.d. hükmünde ise yükleniciye süre uzatımı verilebilmesi için mücbir sebep olarak kabul edilecek durumun “Yetkili merciler tarafından belgelendirilmesinin” zorunlu olduğu belirtilmiştir. Süre uzatımı talebi de bu gerekçeyle reddedilmiştir. Bu nedenle mahkemece, süre uzatımı verilmesi için mücbir sebebin oluşmasının yeterli olduğu, bunun belgelendirilmesinin mücbir sebebin varlığı veya yokluğu bakımından anlam ifade etmeyeceği şeklindeki gerekçesi ve kabulü sözleşmenin anılan hükümlerine aykırıdır.
Öte yandan mücbir sebep nedeniyle borçluya süre verilebilmesi için edimin süresinde ifa edilmemesinin borçlunun kusurundan kaynaklanmaması, mücbir sebepten dolayı edimin süresinde ifa edilememesi gerekir. Daha açık bir anlatımla mücbir sebebin ifayı engelleyecek nitelikte bulunması zorunludur. Somut olayda ise davalı-birleşen davada davacı Hacılar Hellal Et Kombinası mücbir sebebin(selin) gerçekleştiği (4.10.2010) tarihte Et ve Balık Kurumu’na hitaben yazdığı yazıda “15.7.2010 tarihinde yapılan ihalede yüklendiğimiz Erzurum Kombinası teslimi 1500 ton canlı kasaplık sığırın temin ve teslimatı, bu tarihten sonra özel sektöre ithal izni verilmesinin Macaristan ve diğer Avrupa Ülkelerinde yol açtığı pazar daralması sebebiyle bütün gayretlerimize rağmen planlanan sürede yapılamamaktadır. – Müsaade edilen diğer ülkelerden tedarik çalışmalarımız yoğun biçimde devam etmektedir. Ancak muhtemelen deniz yoluyla gerçekleştireceğimiz malların sevkiyatı zaman alacaktır. Başlangıçta geçerli olan şartların değişmesinden kaynaklanan bu durumun dikkate alınarak, son teslim müddetinin 30.11.2010 tarihine kadar uzatılması hususunu bilgi ve takdirlerinize saygılarımızla arz ederiz.4.10.2010” şeklinde beyanda bulunmuştur. Satıcının bu beyanından; satıcının mücbir sebebin gerçekleştiği gün itibarıyla Macaristan ve diğer Avrupa ülkelerinden mal tedarik etmeyeceği, ancak deniz yoluyla temini mümkün olan diğer ülkelerden sığırları temin edeceği, bunun nedeninin ise sel olmayıp, “pazar daralması” olduğu anlaşılmaktadır. Satıcı bu tarihten 9 gün geçtikten sonra 13.10.2010 tarihli dilekçesi ile bu kez sel nedeniyle sığırların Macaristan’dan temin edilemediğini, Uruguay’dan temin edilebileceğini belirterek 45 günlük ek süre talebinde bulunmuş, bu istemi ise Et ve Balık Kurumu tarafından uygun görülmemiştir. Feshe ilişkin 12.11.2010 tarihli ihtarda da 15.10.2010 tarihinde teslimi gereken 1.500.000. kg. malın, 323.040.kg. olarak teslim edildiği, 28.10.2010 tarihinde yapılan ifayla teslim edilen toplam miktarının 340.685 kg’a ulaştığı belirtilmiştir. İfa tarihine kadar teslim edilen mal miktarı, teslim süresi, sığırların Macaristan’dan Erzurum’a teslimi için gerekli süre, satıcının 4.10.2010 tarihli dilekçesi ve mücbir sebep nedeniyle süre uzatımına ilişkin 13.10.2010 tarihli dilekçeleri birlikte değerlendirildiğinde davalı-birleşen davada davacı Hacılar Hellal Et Kombinası vekilinin mücbir sebep nedeniyle edimin ifa edilemediğine ilişkin savunmasına itibar edilmesi mümkün görünmemektedir. Nitekim bu hususlar, 15.10.2012 tarihli 3. Heyet raporunun karşı oy yazısında ve 2.heyet raporunda ayrıntılı ile açıklanmış olup, ayrıca satıcının sığırları sel bölgesinden temin edeceğine dair hiçbir delil de sunmadığı belirtilmiştir.
Mahkemece, yukarıda dosya içeriğine ilişkin ayrıntılı açıklamalar üzerinde durulup, somut olayın oluş şekli ve deliller ile sözleşme hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, bu hususları göz ardı eden genel ve soyut nitelikteki 3. Bilirkişi ek raporuna göre karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı-birleşen davada davalı yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalı-birleşen davada davacıdan alınarak, davacı-birleşen davada davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.