Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/3880 E. 2013/7786 K. 29.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3880
KARAR NO : 2013/7786
KARAR TARİHİ : 29.04.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişkisi nedeniyle alacağının olduğunu, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, taraflar arasında alım satım ilişkisinin kurulduğu ve müvekkili tarafından edimin ifa edildiği yerin Ezine olduğu, davalının yetkiye itirazının bu nedenle yerinde olmadığını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; İzmir icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, ayrıca takibe dayanak faturayı kabul etmediklerini, müvekkiline takibe dayanak fatura konusu malların teslim edilmediğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … İnş. Malz…Ltd Şti. yetkili temsilcisi; İzmir icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, ayrıca takibe dayanak faturayı kabul etmediklerini, müvekkiline takibe dayanak fatura konusu malların teslim edilmediğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davalı borçluların mahkemenin yetkisine de itiraz etmeleri sebebiyle öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazların değerlendirilmesi gerektiği, İİK’nın 50/1. maddesi hükmü uyarınca HMK’nın yetkiye dair hükümlerinin kıyas yoluyla tatbik olunacağı, fatura düzenlenmesinin tek başına akdi ilişkinin kanıtı olamayacağı, davalıların yazılı savunmaları karşısında davacının dava konusu malları davalıya satıp teslim ettiğini yazılı delille kanıtlaması gerektiği, davacı tarafça belirtilen hususun yazılı delille kanıtlanamaması sebebiyle HMK.’nın 10. maddesinde düzenlenen özel yetki kuralının somut olaya uygulanmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla HMK.’nın 6. maddesinde düzenlenen genel yetki kuralına istinaden icra takibinde davalıların yerleşim yeri icra daireleri olan İzmir icra dairelerinin yetkili olduğu ve takip dosyasında davalıların süresi içerisinde yetki itirazında bulundukları gerekçesiyle Ezine İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varılması halinde takip yetkili icra müdürlüğünde yapılmadığından itirazın iptali davasının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde icra müdürlüğünün yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesine şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.04.2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

-KARŞI OY YAZISI-

Davalı borçlu, icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettikten sonra açılan itirazın iptali davasına bakan mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir.
Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş, ancak sayın çoğunluk tarafından mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelemesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Bu durumda mahkeme öncelikle önündeki uyuşmazlığın yargılama yetkisinin kendisinde mevcut olup olmadığını araştırmalıdır. Kendisini yetkili görmesi halinde yetki itirazını reddederek icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemeye başlamalıdır. Mahkemece verilen kararın bu gerekçeyle bozulması gerektiğinden sayın çoğunluğun bozmaya ilişkin gerekçesine iştirak edemiyorum.