Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/3793 E. 2013/10687 K. 10.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3793
KARAR NO : 2013/10687
KARAR TARİHİ : 10.06.2013

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili; davacı ile davalı arasında 29/04/2009 tarihli 5 yıllık süreli LPG Otogaz Bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalının 25/10/2010 tarihinde keşide ettiği ihtarnameyle herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, süresinden önce yapılan feshin haksız olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sözleşmenin 39. ve 42. maddeleri gereğince davalıdan kâr mahrumiyeti ve cezai şart alacağının olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 345.373,45 TL kâr mahrumiyetinden şimdilik 25.000,00 TL, 131.568-USD ceza-i şart bedelinden şimdilik 25.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL’nin fesih tarihi olan 27/10/2010 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin dava dışı …’ın maliki olduğu taşınmaz üzerinde kiracı olarak akaryakıt istasyonu işlettiğini, söz konusu akaryakıt istasyonu üzerinde malik … tarafından 15/01/2004 tarihinde davacının grup şirketlerinden olan … Petrol ve Tic. A.Ş.’ye 15 yıl süreyle intifa hakkı tanındığını, Rekabet Kurumu’nun 05/03/2009 tarihli kararı ile bayilik sözleşmesi ve sözleşmeye etki eden intifa hakkının 18/09/2010 tarihinde sona erdiği, sözleşmenin 30. maddesinde davacının … Holding A.Ş. bünyesinde bulunduğu ve sözleşmelerin her zaman bu grup şirketlerden birine devir edilebileceğinin kararlaştırıldığını, buna göre müvekkilinin akaryakıt istasyon bayiliğini iptal eden … Holding A.Ş. tarafından grup şirketlerinden biri kanalı ile LPG Bayiliğinin aynı yerde devam ettirilmek istendiğini, akaryakıt dağıtım firmasının grup şirketi olan davacı firmaya ihtarname keşide eden müvekkilinin 25/10/2010 tarihinde yani … Petrol ve Tic. A.Ş. ile yeniden anlaşamayacağının kesinleştiği tarihte LPG bayiliğini feshettiğini ve feshin haklı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; taraflar arasında 29/04/2009 tarihinde LPG Otogaz Bayilik Sözleşmesi düzenlendiği, davalının 25/10/2010 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini bildirdiği, davalının fesih ihtarında her hangi bir neden göstermediği, taraflar arasındaki sözleşmenin Rekabet Kurumu’nun 2002/2 sayılı tebliğine uygun olarak düzenlendiği ve bu tebliğe bir aykırılığın bulunmadığı, bu çerçevede davalının sözleşmeyi haksız feshettiği, sözleşmenin 39. ve 42/d.3 maddeleri uyarınca davacının kâr mahrumiyeti ve cezai şart taleplerinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, davacı ile ekonomik bütünlük içinde bulunan ve grup şirketlerden olan … (… Petrol A.Ş.) ile arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurulu’nun konuya ilişkin kararları doğrultusunda 5 yıl dolduktan sonra feshedilmiş olduğunu ve aynı nedenle tesis edilen intifa hakkının da terkin edildiğini, böylece grup şirketlerden olan davacı ile akdedilmiş olan otogaz bayilik sözleşmesinin de feshedilmiş akaryakıt bayilik sözleşmesi ve terkin edilen intifa sözleşmesine paralel olarak feshedilmiş sayılacağını, dava dışı … A.Ş. ile davalı arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin feshinden ve intifa hakkının terkininden sonra anılan şirketin grubu içinde yer alan davacı şirketle otogaz bayilik sözleşmesinin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle feshin haklı olduğunu savunmuştur.
Davacı şirket tarafından açılmış olan emsal nitelikteki dava dosyalarında alınmış olan bilirkişi raporlarında davacı şirket ile dava dışı … A.Ş.’nin ayrı tüzel kişiliklere sahip olmakla birlikte ekonomik açıdan bağımsız olmayıp aynı ekonomik kontrol yapısı içinde oldukları, bu hususun Rekabet Kurulu’nun 11/03/2010 tarih ve 10-22/300-111 sayılı kararında da açıkça saptandığı, bu durumda davalı şirketin dava dışı … A.Ş. ile arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin feshi ve bu nedenle tesis edilen intifa hakkının da terkini karşısında davalının dava dışı … A.Ş. ile ekonomik bütünlük içinde bulunan davacı ile yapmış olduğu otogaz bayilik sözleşmesinin de kendiliğinden geçersiz olduğunun kabulünün gerektiği ve davalının davacı ile sözleşme ilişkisini sürdürmeye zorlanamayacağı, böylece feshin haksız olmadığı yönünde görüşler bildirilmiştir.
Bu durumda mahkemece açıklanan bu tespitler gözetilerek deliller hep birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 10.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.