Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/3469 E. 2013/19306 K. 04.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3469
KARAR NO : 2013/19306
KARAR TARİHİ : 04.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın feragat nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, müvekkili şirketin vekaletle temsilciğini yapan …’a kambiyo müvekkili şirket adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verilmediği halde adı geçenin davalıdan faizle borç para alarak karşılığında borçlu kısmına müvekkili şirket kaşesi basılan icra takibine konu toplam 243.000 TL. bedelli 3 adet bono verildiğini ileri sürerek bu bonolar nedeniyle müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine, bonoların iptaline ve %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, senetlerin tanzim tarihi itibariyle dava dışı …’ın davacı adına kambiyo taahhüdünde bulunmaya yetkili olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya göre davacı vekilinin 14/08/2012 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, davadan feragatin, davaya son veren tek taraflı usul işlemi olduğu, karşı tarafın kabulüne ihtiyaç duymadığı, bu nedenle davanın feregat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, icra takibine konu toplam 243.000 TL. Bedelli 3 adet bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup dava ve takip konusu bonolarda davalının lehtar davacı şirketin borçlu ve dava dışı …’ın kefil oldukları, davalı tarafından icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Davacı vekilinin 14.08.2012 tarihli dilekçesi ekindeki davacı şirket yetkili temsilcisinin imzasını taşıya 17.07.2012 tarihli tutanak içeriğine göre davacı şirketin davadan feragat ettiği anlaşılmıştır.
Davadan feragat ve kabulde yargılama giderlerini düzenleyen HMK’nın 312. md.ne göre; “Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.” denmektedir. Yargılama giderlerinin kapsamını düzenleyen 6100 sy. HMK’nın 323. md.nin 1(ğ) bendi gereği vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti de yargılama giderlerinden olup karar tarihinde yürürlükte bulunan 2012 tarihli AAÜT’nin 6. md. gereği; “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur.” hükmü yer almaktadır. Mahkemece bu hükümler gözetilmeden yargılamada davacının davadan feragat etmesi nedeniyle kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafın vekalet ücretinin hüküm altına alınmamış olması doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.