YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19255
KARAR NO : 2014/2744
KARAR TARİHİ : 11.02.2014
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/07/2013
NUMARASI : 2011/218-2013/302
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK.nun 150/6.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine kambiyo takibi başlattığını, takip dayanağı 1.750 TL bedelli bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, 750 TL’lik bono altındaki kefil A.A..’a atfen atılı imzanın da sahte olduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının borcuna karşılık takibe konu senetleri imzalayarak verdiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece,16/03/2010 Tarih, 2004/772 Esas ve 2010/74 Sayılı Karar ile davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 28/03/2011 Tarih, 2010/8829 Esas ve 2011/3968 Sayılı ilamı ile, “Davalı, delil listesinde bilirkişi incelemesine dayanmış ve duruşmadaki beyanında toplanan imza örneklerinin bilirkişi incelemesine gönderilmesini istemiştir. Bu durumda mahkemece davaya konu bonolardaki imzaların davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda konusunda uzman bir bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, 25/01/2005 ve 08/02/2008 tarihli oturumlarda davanın takip edilmemesi nedeniyle iki kez HUMK.nın 409/1.nci maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, 02/07/2013 tarihli oturumda tekrar davanın takip edilmemesi nedeniyle HMK.nun 150/1.nci maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, ancak dosya içinde mevcut tutanağa göre davanın HMK.nın 150/5.nci maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın HMK’nın 150/6 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekilinin 02/07/2013 tarih ve 10:07 saatinde uyap üzerinden dava dosyasına 02/07/2013 tarihli oturumda hazır bulunamayacağını belirterek mazeret dilekçesi gönderdiği, mahkemece 02/07/2013 tarihinde 10:09 saatinde dosyanın duruşmasının yapılarak davacının mahkemeye ulaşan mazeret dilekçesinin bulunmadığından bahisle davanın takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verildiği, sonrasında da davacının toplam 3 kez davayı takip etmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılması yönünden hüküm kurulduğu, davacının uyap üzerinden gönderdiği mazeret dilekçesinin duruşmadan sonra 10:15 saatinde havalesinin yapılarak dosya içine konulduğu görülmekle, mahkemenin duruşmadan önce gönderilen ancak geç havale edilmesi nedeniyle dava dosyasına girmeyen mazeret dilekçesini değerlendirerek sonucuna göre karar vermesi gerekirken yazılı gerekçe ile verilen hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.