Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/19163 E. 2014/3122 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19163
KARAR NO : 2014/3122
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davalının faturadan kaynaklanan borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetkili icra dairesinin ve mahkemenin … İcra Daireleri ve Mahkemeleri olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece,15/12/2011 Tarih, 2010/574 Esas ve 2011/222 Sayılı karar ile icra dairesinin yetkisiz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemiz’in 16/05/2012 Tarih, 2012/4441 Esas ve 2012/8242 Sayılı ilamı ile “Dava bir miktar para alacağına ilişkindir. Davalı borçlu tarafından icra takibine yetki ve borç bakımından itiraz edilmiş ise de, yargılama aşamasında davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ve 01.03.2011 havale tarihli dilekçede, taraflar arasında bazı ticari alışverişlerin gerçekleştiği, alınan malların karşılığı olan borcun ifa edildiği, borç ilişkisinin sona erdiği belirtilerek akdi ilişki inkar edilmemiş, tam tersine akti ilişki kabul edilmiştir. Hal böyle olunca, BK.nun 73., HMK’nın (HUMK’nun) 10. ve İİK.nun 50. maddeleri uyarınca alacaklı davacının ikametgahındaki icra dairesinin de yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalının cevap dilekçesinde taraflar arasında bazı ticari alışverişlerin kabulü ile yetinilerek dava konusu borcun bulunmadığını belirttiği, bu beyanın ikrar niteliğinde olmadığı, ispat yükünün davacıda olduğu, faturalarda teslime ilişkin davalı imzasının bulunmadığı, davacı defterlerinin eksik tasdikler nedeniyle lehine delil olamayacağı, yemin teklifi üzerine davalı şirket temsilcisinin yemini eda ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.