YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18916
KARAR NO : 2014/3069
KARAR TARİHİ : 18.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2013
NUMARASI : 2010/551-2013/135
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalıların… Talu Mimarlık A.Ş’ne kullandırılan krediye diğer davalıların müteselsil kefil olduklarını, hesabı kat ettiklerini ve icra takibine giriştiklerini ileri sürerek, davalıların haksız itirazlarının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre, tahsilde tekerrür etmemek üzere davalıların takibe itirazlarının iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren kredi kartı ile ilgili asıl alacak 41.295,85 TL’sına 5464 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince T.C Merkez Bankasınca üç ayda bir ilan edilen değişen oranlarda temerrüt faizi işletilmesine, asıl alacağın kalan 13.995,14 TL’lik kısmına ise takip tarihinden 01.07.2012 tarihine kadar yıllık %126 temerrüt faizi sonrasında ise avans faizinin iki katı oranında temerrüt faizi ve faizlere %5 gider vergisi uygulanmasına takip tarihinde yazılı gayrinakit miktarların, bankanın faizsiz bir hesabında depo ettirilmesine, gayrinakit alacaktan takip sırasında nakde dönüşen olursa, nakde dönüştüğü tarihten itibaren avans faizinin iki katı oranında temerrüt faizi ve faizlere %5 gider vergisi uygulanmasına, kabul edilen nakdi alacak üzerinden %40 icra inkar tazminatı 23.979,04 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı bankanın, alacak talebi 5464 sayılı Yasaya göre düzenlenen kredi kartı sözleşmesinden ve ayrıca Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Kredi kartı alacağının tespitinde, 5464 sayılı Yasanın uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacının bu alacağına yönelik temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
Genel Kredi Sözleşmesi’ne yönelik temyizine gelince, Genel Kredi Sözleşmesi TTK kapsamında düzenlenmiş olup, uyuşmazlıkta sözleşme hükümleri ve sözleşmede hüküm bulunmadığı hallerde de Türk Ticaret Kanunu hükümleri uygulanır. TTK 8. maddesine göre; “Ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir.” Bu durumda Genel Kredi Sözleşmesinden doğan alacağın tespitinde sözleşmede belirlenen oranlarda akdi ve temerrüt faizi oranları uygulanması gerekirken, mahkemece ticari işlerde uygulama yeri bulunmayan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun akdi ve temerrüt faizi oranlarını sınırlayan 88 ve 120. md. hükümlerine göre akdi ve temerrüt faizi oranlarının tespiti doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına, Genel Kredi Sözleşmesinden doğan alacak yönünden BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.