Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/18863 E. 2014/4289 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18863
KARAR NO : 2014/4289
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 25. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/11/2012
NUMARASI : 2011/362-2012/266

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkil banka ile davalı arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, nakit kredi borcu ve çek depo bedellerinin ödenmesi için yapılan icra takibine itiraz edildiğini, itirazdan sonra toplam 44.000 TL ödeme yapan davalının itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin takipten önce yaptığı ödemenin hesaptan düşülmediğini, takipten sonra yapılan ödemelerle borcun sona erdiğini, müvekkiline çek karnesi verilmediğini, çek karnesi verilmiş olsa bile davacı aleyhine zarar doğmadığını belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, bilirkişi raporundaki maddi hata re’sen düzeltilmek suretiyle takipten sonra davadan önce yapılan ödemeler mahsup edildiğinde dava tarihi itibariyle asıl alacağın 13.032,31 TL, toplam alacağın 18.676,92 TL ve gayrinakit alacağın 4.500 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kabul edilen toplam nakdi alacak üzerinden davacı lehine % 20 icra inkar tazminatına, davalının tazminat talebinin reddine, gayrinakit alacağın depo edilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İİK 67/2. maddesindeki %40 dan ibaresi, 02.07.2012 tarihinde ve 6352 sayılı Kanunun 11. maddesi ile %20’sinden şeklinde değiştirilmiştir. İİK’nun 67. maddesindeki değişiklik yapan 6352 sayılı Kanunun 11. maddesi 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6352 sayılı Kanunun 38. maddesiyle İİK’na eklenen geçici 10. maddeye göre; bu kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir. Geçici 10. maddesindeki “takip işlemleri” ibaresini takip talebi olarak anlamak gerekir. Bu durumda 6352 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önceki yapılmış olan icra takipleri üzerine açılan ve açılacak olan itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %40 olarak uygulanacaktır. 6352 sayılı Kanun yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonra yapılan icra takipleri üzerine açılacak itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %20 olarak uygulanacaktır. Somut olayda davacının başlattığı icra takibinin tarihi 01.09.2010 olup, 6352 sayılı Kanunun 38. maddesi ile İİK’na eklenen geçici 10. maddesi uyarınca davacı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi anılan yasa hükmüne aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.