YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18855
KARAR NO : 2014/15632
KARAR TARİHİ : 28.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 44. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/208-2013/245
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacılar vekillerinin feragatı nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılardan R.. F.. vek.Av.E. G. ile davalılar vek.Av.M. S.’nın gelmiş, diğer davacı İ.. A.. tarafından kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalılardan E. G. arasında borç para alışverişi bulunduğunu, davaya konu alacağın eksik borç olduğunu, müvekkillerinin davalılara borcu bulunmadığını belirterek bedelsiz 06.08.2012 tanzim, 01.08.2013 vadeli 2.500,000 TL bedelli senetten müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, icra tehdidi altında ödemek zorunda kalınırsa ödeme tarihinden itibaren en yüksek banka faiziyle istirdadına, senedin iptaline, %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacılar vekillerinin feragatı nedeni ile karar vermeye yer olmadığına, davacılar vekillerinin feragat dilekçelerinin dosya arasına alınıp işleme konulmasından sonra aynı gün içinde davalılar vekilinin vekaletname sunduğu, bu nedenle davalılar vekili yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nun 72.maddesine dayalı olarak bedelsizlik iddiası ile açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili, 19.09.2013 havale tarihli dilekçesi ile senet bedelinin ödenmiş olduğunu, bu nedenle sair hakları saklı kalmak kaydıyla menfi tespit davasının konusuz kaldığını bildirmiştir. Anılan bu dilekçe, davadan feragat anlamında kabul edilemez. Bu durumda, dava konusu borcun, yargılama sırasında ödenip ödenmediği araştırılarak 19.09.2013 tarihli davacı vekilinin dilekçesinin bu aşamadan sonra değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Diğer yandan dava dilekçesi davalılardan E. G.’a 23.08.2013, diğer davalı Y.. K..’e 22.08.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davaya karşı vermiş oldukları cevap dilekçeleri beklenmeden davalıların hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yargılamanın sonlandırılması da 6100 sayılı HMK .27.maddesi hükmüne aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.100.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.