Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/18642 E. 2014/3943 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18642
KARAR NO : 2014/3943
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 31. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2012
NUMARASI : 2011/35-2012/110

Taraflar arasındaki karşılıklı itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davada davacının davasının HMK.nun 150/5.maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, birleşen dosya yönünden davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Y.. B.. ile borçlu P….Ecza Deposu Ltd. Şti. arasında kredi sözleşmeleri imzalandığı, asıl davanın davacısı L.. E.. ile birleşen davanın diğer davalılarının da kredi sözleşmelerinde müteselsil kefil olarak imzalarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacı L.. E.. 21.02.2001 tarihinde verdiği dava dilekçesinde, kefaletinin sona erdiğinin tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, asıl davaya karşı verdiği cevap dilekçesinde davacının kefaletinin sona ermesine ilişkin koşulların oluşmadığını belirterek asıl davanın reddini istemiştir.
Banka kredi hesabını kat ederek borçlu ve kefiller hakkında icra takibi yapmış, takibe itiraz edilmesi üzerine İstanbul 7. Ticaret Mahkemesi’nin 2001/1106 esasında kayıtlı itirazın iptali davasını açmış, 21.05.2002 tarihinde itirazın iptali davası ile asıl davanın birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece 28/04/2005 tarihinde asıl davanın 3 kez takipsiz bırakıldığından, asıl davanın HUMK.nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, birleşen dava yönünden ise L.. E..’in kefaletinin sona erdiğinden söz edilemeyeceğini, sözleşmelerdeki imzanın L.. E.. eli ürünü olduğunu, bu nedenle bilirkişi raporunda belirlenen miktar üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına, davacı banka yararına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermiş, hüküm davacı, birleşen davanın davalısı L.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 20/04/2007 tarih, 2006/10653 esas ve 2007/4013 karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; asıl davanın açılmamış sayılması kararının kesinleştiği, İstanbul 8. ATM tarafından verilen karar kesinleştiğinden aynı hükmün yeniden kurularak asıl davacının davasının HMK. 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verildiği, dosya içerisinde mevcut ibraname başlıklı yazı ekinde ödeme dekontundan bahsedilmekte ise de Yapı Kredi Bankası genel müdürlüğünden gelen 09/04/2012 tarihli müzekkere cevabında, ödeme dekontuna rastlanmadığı gibi ibraname başlıklı yazının verildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye de rastlanamadığının belirtildiği, dolayısıyla birleşen davada davacı vekilinin yaptığı takipte haklı olduğu sonucuna varıldığı, yapılan imza incelemesi neticesinde de hem genel kredi sözleşmelerindeki, hem de limit arttırım sözleşmelerindeki imzaların L.. E..’e ait olduğunun, İstanbul 8. ATM’nin birleşen dava yönünden vermiş olduğu kararın yerinde olduğunun anlaşıldığı, birleşen davada davacı bankanın talebinin yerinde görülerek takibin L.. E.. mirasçıları yönünden devamına karar verildiği gerekçesiyle, asıl davada, davacının davasının HMK. 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, birleşen İstanbul 7. ATM. 2001/1106 esas sayılı davada, birleşen dosya yönünden nakit alacağa ilişkin istemin kabulü ile itirazın 194.627,06-TL üzerinden iptaline ve takibin devamına, 137.490,07 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar %300 tf ve bunun %5 GF uygulanmasına, gayri nakti krediler üzerinden ise isteğin kısmen kabulü ile 29.032,05 TL’nin davacı banka nezdinde faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmek üzere itirazın iptaline ve takibin devamına, karar verilen miktarın ( 194.627.06 TL ) asıl davacının %40 oranında hesaplanan 77.850,82-TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde davacı/birleşen dosya davalısı L.. E.. mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmü temyiz eden L.. E.. mirasçıları, 21.10.2010 tarih, 2010/408 esas ve 2010/1540 karar sayılı Kadıköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile mirası reddetmişlerdir. Bu durumda mahkemece L.. E.. mirasçılarının mirası reddettikleri gözetilerek bir karar verilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.