Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/18637 E. 2014/6179 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18637
KARAR NO : 2014/6179
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2012
NUMARASI : 2007/640-2012/329

Taraflar arasındaki birleştirilen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı İlke F… A.Ş vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Asıl ve birleşen davalar, takip konusu çeklerin bedelsiz olduğu iddiasına dayalı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Asıl dosyada davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Birleşen dosyada davalılar vekilleri ayrı ayrı müvekillerinin iyiniyetli yetkili hamil olduklarını, kambiyo senetlerinin temel ilişkiden soyut olması nedeniyle şahsi def’ilerin müvekkillerine karşı ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacı şirketin menfi tespit davalarına konu çeklerinin toplamının 202.570 TL olduğu, davacının asıl davanın davalısı A.. Mühendislik Ltd. Şti’ne borçlu olmadığının bilirkişi raporu ile de anlaşıldığı, çeklerin bedelsiz olduğuna dair şahsi def’ilerin faktoring şirketlerine karşı da ileri sürülebileceği, faturalardaki tutarlarla çeklerin örtüşmediği gibi aynı faturanın farklı faktoring şirketlerine verildiği, faktoring şirketlerinin kambiyo senetlerinin mücerretliği ilkesine dayanamayacağı, ancak bu ilkelerin ikrazatçı olan diğer birleşen davaların davalıları hakkında uygulanmasının mümkün olmadığı, faktoring mevzuatının ikrazatçıları kapsamadığı, bu nedenle ikrazatçı davalılar hakkında açılan birleşen davaların reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek, asıl dava ve faktoring şirketlerine karşı açılan birleşen davaların kabulü ile söz konusu çeklerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, ikrazatçı şirket çalışanlarına karşı açılan birleşen davaların reddine dair her bir asıl ve birleşen davalar bakımından ayrı ayrı hüküm kurulmuş, kararı davacı vekili ile birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/23 E. sayılı dosyanın davalısı İlke F.. A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik olmamasına, yeterli araştırma ve incelemeyi içeren bilirkişi raporlarının hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/23 E. sayılı dosyanın davalısı İlke F.. A.Ş. vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Birleşen İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/42 E, Birleşen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/28 E. ve birleşen İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/24 E. sayılı dosyalarında davalılar vekilinin her bir dosya için ayrı ayrı vermiş olduğu cevap dilekçelerinde müvekkillerinin çeklerin yetkili hamili olmadıklarına dair ikrarları mevcut olup, bu ikrarlar üzerinde durularak bir karar verilmesi gerekirken, çeklerde ve takip taleplerinde alacaklı olarak görünmeyen ikrazatçı şirketleri alacaklı sıfatının bulunduğu kabul edilerek yerinde olmayan gerekçelerle bu dosyalar bakımından davanın reddine karar verilmesi,
3-Öte yandan birleşen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/28 E. sayılı dosyasının yanlışlıkla 2008/133 E; birleşen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/133 E. sayılı dosyasının yanlışlıkla 2008/23 olarak yazılması da infazda tereddütlere neden olabileceğinden,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/23 E. sayılı dosyanın davalısı İlke F.. A.Ş. vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (2) ve (3) numaralı bentlerinde gösterilen nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.