Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/18563 E. 2014/1713 K. 22.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18563
KARAR NO : 2014/1713
KARAR TARİHİ : 22.01.2014

MAHKEMESİ : Manavgat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/07/2013
NUMARASI : 2012/454-2013/407

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin takip konusu alacağı temlik aldığı Yapı ve Kredi Bankası ile asıl borçlu S.K. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalıya karşı kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 17.03.2010 tarihinde takip konusu alacağı temlik sözleşmesi ile temlik aldığını, müvekkilinin ise 16.02.2010 tarihinde takibe itiraz ettiğini, bu durumda davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını ileri sürerek davanın reddi ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre; dava konusu icra takip dosyasında borçlu davalının 16/02/2010 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu, davacı G. V. Yönetimi A.Ş. tarafından alacağın 12/10/2010 tarihinde icra dosyasında işlem yapılmak suretiyle temlik alındığı ve böylece itirazın davacı tarafından öğrenildiği, davanın 13/07/2012 tarihinde açıldığı ve itirazın iptali davası için İİK’nın 67/1. maddesinde belirtilen bir yıllık sürenin geçtiği, bu sürenin hak düşürücü süre olduğu ve resen nazara alınması gerektiği, itirazın tebligat ile tebliği zorunluluğunun olmadığı, icra dosyasında işlem yapılmasının itirazın tebliği olarak kabulü gerektiği, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bu şekilde kabul edildiği, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, davacı temlik alanın Yapı Kredi Bankası ile asıl borçlu arasındaki kredi sözleşmesini imzalayan davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefile karşı başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın İİK’nın 67. md. gereği iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu Manavgat 3. İcra Müdürlüğü’nün 2010/446 E. sy. takip dosyasında; davalı-borçluya ödeme emrinin 12.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12.02.2010 tarihinde itiraz ettiği, itiraz üzerine 12.02.2010 tarihinde takibin durdurulduğu, takip konusu alacağın davacıya temlik edildiğine dair 17.03.2010 tarihli temlik sözleşmesinin dosyaya girdiği görülmüş, ancak davalı-borçlunun itiraz dilekçesinin temlik eden Yapı Kredi Bankasına veya temlik alan davacıya tebliğ edildiğine dair bir belgeye dosyada rastlanılmamıştır.
İtirazın iptali davasının, takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içerisinde açılması gerekir. İİK’nın 67. maddesinde gösterilmiş olan bu süre hak düşürücü olup, süre itirazın öğrenilmesi ile değil, borçlunun itirazının alacaklı tarafa tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, dava konusu Manavgat 3. İcra Müdürlüğü’nün 2010/466 E. sayılı takip dosyasında davalı borçlunun itiraz dilekçesi davacı alacaklı vekiline tebliğ edilmemiştir. Bu durumda, 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamayacağından, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.