Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/17491 E. 2014/1332 K. 16.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17491
KARAR NO : 2014/1332
KARAR TARİHİ : 16.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2012/178-2013/18

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili şirketin davalılara 2008 yılında toplam 717.850 kg krom cevheri satıp teslim ettiğini, davalıların bedelini ödemediklerini, müvekkili şirketin satıp bedelini alamadığı bu ticari ilişkiden alacaklarının tahsili amacıyla iş bu alacak davasını şimdilik 100.000,00 TL üzerinden açmak zorunda kaldıklarını, alacaklarının bedelinin dava açtıkları tarih itibariyle belirsiz olduğunu, irsaliyeler ve malın depo girişleri de farklı olduğundan hangi davalıya ne kadar mal verildiğinin belirsiz olduğunu belirterek, hangi davalıdan ne kadar alacakları olduğunun tespitine, sattıkları 717.850 kg krom cevherinin bedelinin ve alacaklarının sattıkları tarih olan 2008 yılı itibariyle belirlenmesine, sattıkları tarihten itibaren ticari faiz uygulanmasına, 100.000,00 TL olarak açtıkları davanın bilirkişilerce fazla miktar hesap edildiğinde fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, alacak belirlenebilir olduğundan belirsiz alacak davası açılamayacağını, HMK’nın 109. maddesi uyarınca miktarı belirli olan alacaklarda kısmi dava açılamayacağı için davanın reddi gerektiğini, davanın esasını da kabul etmediklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın 2008 yılında davalı tarafa 717.850 kg krom cevheri satıldığını iddia ettiği, tacir olan davacının hangi davalıya ne miktarda krom cevheri sattığını ve satış birim fiyatını ve satış bedelini bilebilecek durumda olduğu, HMK’nın 109/2 maddesi gereğince davanın kısmi alacak davası olarak açılamayacağı gerekçesiyle, HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, mahkemenin de benimsediği üzere belirli alacak davası olup, HMK’nın 109’uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirli alacak davalarında kısmi dava açılamayacağından, bu konuda davacıya bir süre verilerek, davaya tam dava olarak devam edilmek üzere dava değeri açıklattırılarak ve harcı tamamlattırılarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken herhangi bir süre verilmeden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.