Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/16705 E. 2014/2010 K. 27.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16705
KARAR NO : 2014/2010
KARAR TARİHİ : 27.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2010/1246-2012/1643

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, taraflar arasındaki mal alım-satım ilişkisi nedeniyle faturalar düzenlendiğini, ancak fatura bedellerinin ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durduğunu, ancak itirazın haksız olduğunu, zira faturaların ‘Piatto-A.. O..” adına düzenlendiğini ve ”D.. B. Usta-A.. O..” kaşesi kullanılarak malların teslim alındığını belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının gönderdiği malları kendisinin teslim almadığını, kendisinin yanında çalışan işçisi dava dışı B.. K..’un kendi adına mal satın aldığını ve başkasına ucuza devrettiğini, bu konuda suç duyurusunda bulunduğunu, kendisinin bu davayla ilgisinin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalının ”A.. O..-D. B. Usta” ünvanıyla faaliyette bulunduğu, dava dışı B.. K.. ile harici kiracı ilişkisine girdiği, ancak kira ilişkisinin bu davanın konusu olmadığı, B.. K..’un mahkemede tanık olarak alınan beyanında malları satarak parasını kendisinin aldığını, dava konusu borcu ödemeye hazır olduğunu beyan ettiği, B.. K.. hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan açılan ceza davasında suç kastıyla hareket ettiğine ilişkin yeterli delil bulunmadığından bahisle beraat kararı verildiği, ancak B.. K..’un ceza mahkemesinde alınan beyanında davacıdan aldığı mala karşılık senet düzenleyerek verdiğini, kendisinin vergi borcu nedeniyle vergi levhasının davalı adına olduğunu belirttiği, irsaliyeli faturalarda davalının ismi yazılmışsa da B.. K..’un davacı şirketten satın alınan malları teslim alarak kendi işlettiği ”A.. O..-D. B. Usta” isimli işyerinde satışını yaparak parasını aldığı, B.. K..’un davacıdan aldığı mala karşılık senet verdiği, B.. K.. bu senedi ve imzayı kabul ettiğinden dava konusu faturalara ilişkin borcu da kabul etmiş sayıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava konusu faturalardan 11/08/2009 tarihli , 1.796,26 TL bedelli olanın davalının işletme defterinde kayıtlı olduğu bilirkişi raporu ile saptanmıştır. Bu durumda mahkemece davalının ticari defterine kaydetmekle kabul etmiş sayılacağı bu fatura bedeli yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.