YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16668
KARAR NO : 2014/13202
KARAR TARİHİ : 09.09.2014
MAHKEMESİ : Kocaeli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2011/388-2013/304
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı ve davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı H.. K.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan asilin sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Dava, icra takibine konu bononun bedelinin ödenmiş olduğu iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı vekili, müvekkilinin taşınmazını davacıya 120.000 TL bedelle sattığını, 90.000 TL için davacının bono verdiğini, bunun üzerine davalının yanında çalışan M.. U..’a satış yetkisi verdiğini, taşınmazın davacının yeğeni olan Tuncer Demir adına tescil edildiğini, müvekkilinin amcası olan İ.. S..’dan da taşınmaz satın almış olması nedeniyle gerçekleştirdiği ödemeyi müvekiline yapmış gibi senaryo kurgulandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı tarafından taşınmazın davalının amcası İ.. S..’dan satın alındığı, senet bedeli olan 90.000 TL’nin de İ.. S..’ya ödendiği ileri sürülmüş ise de İ.. S..’nın yazı ve imzayı inkar ettiği, senet alacaklısı olmaması nedeniyle imza incelenmesine de gerek olmadığı, bonoda alacaklının S.. S.. olduğu, S.. S.. lehine düzenlenen bononun amcası İ.. S.. tarafından tahsil edilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine, takibin durdurulmasına ilişkin tedbir kararı verildiğinden alacağın %20’si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda 20.6.2011 tarihinde icra takibine başlandığı gözetilerek, 20.6.2011’de yürürlükte olan İİK’nun 67/2 maddesine göre davalı yararına %40 oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken, %20 oranında tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte gösterilen nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 09.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.