Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/16626 E. 2014/578 K. 06.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16626
KARAR NO : 2014/578
KARAR TARİHİ : 06.01.2014

MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2013
NUMARASI : 2011/319-2013/169

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili; müvekkilinin davalıların murisi N. B.a verdiği 15.000,00 TL borç karşılığında senet aldığını, takipten önce N. B.’ın vefatı üzerine mirasçıları aleyhine takip yapıldığını, ancak davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; murislerinin sağlığında davacıya vekaletname verdiğini, daha sonra vekaletnamedeki imza taklit edilmek suretiyle sahte senet düzenlendiğini, davacının takipten önce davalı A.. B..’a mektup yazarak söz konusu vekaletname ve senetten bahsederek kendilerinden herhangi bir alacak talebinin olmadığını bildirdiğini belirterek davanın reddine ve %40 oranınında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; senette düzenleme nedeni yazmamasına rağmen düzenleme nedenini borç para verme şeklinde açıklayan ve bilahare kendisi tarafından yazılan mektupta senet keşidecisi murisin davaya konu olan senedi borçlarına karşılık bıraktığını, kendisinin bir talebi olmadığını belirterek değiştiren davacının ispat külfetini üzerine aldığı, ancak iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İtirazın iptali davaları takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olup konusunu oluşturan icra takibinin borçlularının takip tarihi itibariyle ölü olup olmadıklarının ve bunun sonucu olarak taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığının öncelikle ve re’sen incelenmesi gerekmektedir. Zira kişilik ölümle sona erdiğinden ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağı gibi dava da açılamaz.
Somut olayda davacı alacaklı vekili tarafından muris N. Bay’ın borcu nedeniyle mirasçıları A.. B.., M,Boy, M.. Y.., A.. B.. ve A. B. aleyhine icra takibine girişilmiş ise de mirasçılardan M. B, ve A. B.’un takip tarihi itibariyle ölü oldukları dosya içeriğinden anlaşılmıştır. Murisin ölüm tarihi itibariyle terekesi iştirak halinde olduğundan ve iştirak halinde mülkiyette tüm mirasçılar aleyhine takip yapılması takip şartı olup mirasçılardan takip tarihinde ölü olanlar M. B. ve A.B,’un mirasçıları gösterilmeden ölü olan bu kişiler aleyhine takip yapılması nedeniyle takip ve dava şartının gerçekleşmediği gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.