Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/16483 E. 2014/1014 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16483
KARAR NO : 2014/1014
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ : Ağrı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2012/3-2013/59

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, takibin dayanağı olan 32.500,00 TL tutarındaki bonoya karşılık müvekkili tarafından 32.000,00 TL banka havalesi yoluyla, 500,00 TL elden nakit olarak davalıya ödendiğini, söz konusu bono nedeniyle davalıya borcunun kalmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; takip konusu senedin vade tarihi ile davacı tarafından yapılan ödeme tarihi arasında uzun bir zaman aralığı olduğunu, ödemeye ilişkin dekontta ödemenin söz konusu bonoya karşılık yapıldığına dair bir açıklamanın olmadığını, davacının basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğünün olduğunu, bononun mücerret bir borç ilişkisini içerdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davalı tarafından ödemeye ilişkin sunulan banka dekontunda hangi borç için ödendiğine dair bir kayıt bulunmadığı, davacının ödeme iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiği, davacı yanca banka dekontu dışında yazılı bir delil sunulamadığı, kıymetli evrak borçlusunun ancak senedin teslimi karşılığında ödeme yapmakla yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın reddine ve ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalının alacağını alması geciktirildiğinden davalının tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kural olarak, havale mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapılır. Davacının delil olarak dayandığı havale dekontunda, başka bir amaçla ödeme yapıldığına dair bir şerh bulunmadığına ve havale tarihi dava konusu senedin tanzim ve vade tarihlerinden sonra olduğuna göre bu havalenin dava konusu senede yönelik bir ödemeyi içerdiğine dair karine mevcuttur. Bu karinenin aksini ispat külfeti davalıya aittir. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.