Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/15220 E. 2013/19753 K. 11.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15220
KARAR NO : 2013/19753
KARAR TARİHİ : 11.12.2013

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin eczacı olup, davalı ecza deposundan ilaç satın aldığını, Bakanlar Kurulu Kararıyla ilaç fiyatlarında indirime gidilmesi ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nca yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliği uyarınca kamu kurum iskontolarında artırım yapılması sonrasında müvekkilinin eczacı stok zararının oluştuğunu, Bakanlar Kuruluna ait 10.11.2011 tarihli karar ve yine Sosyal Güvenlik Kurumu’nca yayınlanan 17.12.2011 tarihli tebliğde belirtildiği üzere oluşan ilaç stok zararlarının ilaç firmaları tarafından ecza depolarına, ecza depolarınca da eczacılara ödeneceğinin bildirildiği halde müvekkiline ait 10.683.97 TL.lik faturaya konu stok zararı bedelinin ihtarname tebliğine rağmen davalı yanca ödenmediğini belirterek bu tutarın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Bakanlar Kurulu Kararının idari nitelikte bir karar olup, kanun gücünde bulunmadığından yanlar arasında bağlayıcı olmadığı gibi anılan Bakanlar Kurulu Kararı ile ilgili Danıştay’da iptal davasının derdest bulunduğunu, kaldı ki yapılan düzenlemelerde müvekkilinin aracı konumunda bulunduğunu, stok zararını ödemekle yükümlü olan mercinin ilaç fabrikaları olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, Bakanlar Kurulu Kararı ve Sosyal Güvenlik Kurumu tebliği uyarınca davacının oluşan stok zararının davalı ecza deposu tarafından karşılanması gerektiğinin belirlenmiş olup, bu kapsamda benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacı yanın stok zararına konu 10.683.97 TL.lik fatura tutarı kadar alacaklı olduğunun saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 10.683.97 TL.stok zararı tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Yerel mahkeme kararının gerekçesinde belirtilen 10.11.2011 tarihli Bakanlar Kurulu Kararının iptali konusunda Danıştay’da iptal davası açıldığı dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu karar gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından çıkarılan tebliğlerin de anılan Bakanlar Kurulu Kararının Danıştay’ca iptali halinde dayanaksız kalacağı açıkça görülmektedir.
Bu durum karşısında mahkemece Danıştay’da derdest bulunan iptal davasının sonucu beklenmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.