Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/15114 E. 2013/19814 K. 12.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15114
KARAR NO : 2013/19814
KARAR TARİHİ : 12.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı … ile ….adına yetkili müdür tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Dava, genel kredi sözleşmesinin asıl borçlusu ile kefili hakkında yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar cevap dilekçesinde, 13.03.2009 tarihinde teminat mektubunun bankaya iade edildiğini, ayrıca bankanın tazmin etmediği, teminat mektubu bedelini talep ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi incelemesi sonucuna göre, taraflar arasında muhtelif kredi sözleşmeleri olduğu, 3.086 TL.asıl alacak açısından itirazın iptaliyle takibin devamına, diğer kredi sözleşmesinden dolayı 2.031 TL.üzerinden itirazın kısmen iptaline, davacının fazla taleplerinin reddine, icra takibine 5.515 TL.bakımından yapılan itirazdan sonra teminat mektubu iade edildiğinden konusu kalmayan itiraz bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükmü davalı … vekili ile … Orman Ürün.Ltd.Şti.temyiz etmiştir.
1-Mahkemece, 5.515. TL bedelli teminat mektubunun 5.6.2009 tarihinde bankaya iade edildiği belirtilerek itirazın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Ancak söz konusu teminat mektubunun davanın açıldığı tarihten(27.10.2009) önce davacı bankaya iade edildiği dosya içeriğinden sabit olup, mahkemenin de kabulü bu yönde bulunmasına göre 5.515 TL’lik teminat mektubu yönünden itirazın iptali isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi doğru olmadığı gibi davacı yararına icra inkar tazminatına hükmolunması da usul ve yasaya aykırıdır.
2-Mahkemece, 3.086 TL bedelli teminat mektubu yönünden itirazın iptaline karar verilmiş ise de yargılama sırasında dosyaya ibraz edilen tarihsiz teslim ve tesellüm tutanağına göre söz konusu teminat mektubunun davacı bankaya iade edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, teminat mektubunun bankaya iade edildiği tarihin araştırılarak, teminat mektubunun davadan önce iade edilmiş olması hâlinde itirazın iptali isteminin reddine, yargılama sırasında iade edilmiş olması hâlinde konusuz kalan itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, itirazın iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3-Mahkemece, 2.409 TL’lik faiz bakımından itirazın iptaline karar verilmişse de, hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz olup, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli yeterli ayrıntıyı içermediğinden, konusunda uzman bilirkişide bu konuda rapor alınıp, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Öte yandan duruşma sırasında davalı asıl rapora itiraz etmiş olup, dosyada davalı vekili tarafından sunulan 30.11.202 havale tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi bulunmasına rağmen, gerekçede tarafların bilirkişi raporuna itiraz etmediklerinin belirtilmiş olması da dosya içeriğine uygun değildir.
4-Davada iki davalı bulunmakta olup, hüküm kurulurken infazda tereddüt uyandıracak şekilde sadece “davalı” hakkında hüküm kurulması isabetsiz olup, hangi davalılara yönelik karar verildiğinin açıkça yazılması gerektiğinin düşünülmemesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.