Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/15001 E. 2013/19970 K. 17.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15001
KARAR NO : 2013/19970
KARAR TARİHİ : 17.12.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkil şirketi ile davalı arasında açık hesap ilişkisi olduğunu, bu ilişkiden doğan borcun davalı tarafından kısmen ödendiğini, ancak bakiye olarak 3.773,91.TL kaldığını, ancak söz konusu bakiye borcun ödenmediğini, bu sebeple … 1.İcra Müdürlüğünde davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının borçlu olmadığını, borcunu ödediğini belirterek takibe itiraz ettiğini ve takibin durmasına karar verildiğini belirterek, itirazının iptaline, takibin devamına ve % 40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı şirket ile alışverişte bulunduklarını, açık hesaptan … plakalı aracı için motorin aldığını, kendi plakası üzerinden olan borçlarını davacı şirkete ödediğini, bu şirkete hiçbir borcunun kalmadığını, aldığı motorin fişleri ve ödeme makbuzlarının kendisinde mevcut olduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının sunduğu cari hesap ekstresinin doğruluğunun davalı tarafından teyit edildiği, dolayısıyla ispat külfetinin yer değiştirerek davalıya geçtiği, davalı her ne kadar 9. celsede bilgisi dışında … plakalı araca akaryakıt verildiğini iddia etmiş ise de, birlikte servis işleri yaptığı bacanağına ait olduğu anlaşıldığından beyanına itibar edilmediği ve iddiasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar verildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlunun … 1. İcra Dairesinin 2010/437 esas sayılı takip dosyasında 3.963,74 TL’lik miktara yapmış olduğu itirazının iptali ile mahkemece kabul edilen 3.773,91 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş olup, mahkeme kararı süresi içinde davalı asil tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taraf, cari hesap alacağına dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatmıştır. Davalı ise, takibe borcunu ödediğinden ve borcu olmadığından bahisle itiraz etmiştir. Davalı, açılan itirazın iptali davasında ise, başka plakalı araçlara kendisinin bilgisi dışında yakıt verildiğini beyan etmiş, yine 02/04/2013 tarihli celsede, bacanağına ait olan … plaka sayılı aracın bacanağına ait olduğunu ve bacanağının kendisinin bilgisi dışında akaryakıt aldığını, bunun dışındaki plakaların ortak iş yaptıkları için kendilerine ait olduğunu beyan etmiştir. Her ne kadar mahkemece cari hesap ekstresinin doğruluğunun davalı tarafından teyit edildiği, ispat yükünün davalıya geçtiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, davalının gerek cevap dilekçesinden ve gerekse 02/04/2013 tarihli celsedeki beyanından … plaka sayılı araç dışında diğer plakalı araçlara verilen akaryakıt alımını kabul ettiği anlaşılmıştır. O halde ispat yükü açısından; davalı taraf, beyanına göre, … plaka sayılı araç dışında kalan diğer araçlara verilen akaryakıt borcunu ödediğini ispat etmelidir, davacı taraf ise … plaka sayılı araca verilen akaryakıtın davalıya ya da onun bilgisi ile 3. kişilere verildiğini ispat etmelidir. Mahkemece bu yönler üzerinde durularak, icra takibi cari hesaba dayandığına göre, davalının kabul ettiği alımların miktarı, kabul etmediği plakaya ait alımların miktarı, davalının sunduğu ödeme belgeleri, davacının cari hesabına göre davalının yapmış olduğu gözüken ödemeler, tarafların üzerlerine düşen ispat külfetini yerine getirme hususları ile birlikte değerlendirilerek ve yeni bir bilirkişi raporu da aldırılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ispat külfetinde de yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.12.2013
gününde oybirliğiyle karar verildi.