Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/14719 E. 2013/19953 K. 17.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14719
KARAR NO : 2013/19953
KARAR TARİHİ : 17.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili,davalının müvekkili aleyhine senede dayalı icra takibi yaptığını,senedin tarafların vergi uyuşmazlığının halli için yaptığı sözleşmenin teminatı olarak verildiğini, senedin arkasında teminat senedi olduğuna ilişkin yazı bulunduğunu, müvekkilinin üzerine düşen edimi yerine getirdiğini, karşılığında davalıdan bedeli tahsil ettiğini, bu nedenle verdiği teminat senedinin hükümsüz kaldığını belirterek senetten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkilinden aldığı borç para nedeniyle senedi verdiğini, davacının iddialarını yazılı delil ile ispatlanması gerektiğini, davacının bahsettiği sözleşmenin bono ile ilgili olmadığını, sözleşmenin de mutlak butlanla geçersiz olduğunu belirterek davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, dava dışı … Nakliyat Şirketi ile davacı arasında şirketin Danıştay’da yürütülen dosyasının takibi ve istenilen sonuçların alınması amacı ile sözleşme imzalandığı, sözleşmede davacıdan teminat senedi alındığına ilişkin herhangi bir ibarenin bulunmadığı, senet arkasında teminat senedi ibaresinin yazılı olduğu ancak senet içeriğinde senedin sözleşmenin teminatı olduğu yönünde bir ibarenin bulunmadığı, davacının mali müşavir olduğu, bir avukatın takip etmesi gereken işe yönelik sözleşmeye hukuki değer verilemeyeceği, sözleşmede Danıştay’dan yürütmenin durdurulması ve lehe olan kararların alınması yönünde taahhüt bulunduğundan sözleşmenin geçerliliğinin tartışmalı olduğu, davacının görevli olmadığı halde bu tür bir sözleşmeyi düzenlemesi ve buna dayalı olarak hak talebinde bulunmasının yerinde olmadığı, davacının iddialarıyla ilgili olarak başkaca yazılı ve geçerli delil ve belge sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.