Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/13425 E. 2014/10500 K. 04.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13425
KARAR NO : 2014/10500
KARAR TARİHİ : 04.06.2014

MAHKEMESİ : Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2013
NUMARASI : 2011/95-2013/121

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. M.Ç..ile davalı vek. Av. İ.. T..’nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı Hayran Bulut’un davalı bankadan 2007 yılında kullandığı kredinin kefili olduğunu, davalının müvekkili aleyhine başlattığı takibe konu sözleşmede ise müvekkilinin imzasının bulunmadığını belirterek müvekkilinin takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini, %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece; davacının 12.09.2007 ve 23.10.2007 tarihli limit artırımına ilişkin imzaların kendisine ait olduğunu kabul ettiği, alınan Adli Tıp Kurumu raporlarında 15.11.2007 ve 13.02.2008 tarihli limit artırımlarındaki imzaların ise davacının eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğinin belirtildiği, bu durumun itiraz eden lehine yorumlanması gerektiği, davacının kabul ettiği imzalardaki tarihler itibariyle kefil olarak sorumlu olduğu, bilirkişi raporundaki hesaplamaların esas alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takip dosyasında davalıya toplam 19.234,99 TL borçlu olduğunun tespiti ile kalan kısımlar yönünden davacı hakkındaki takibin iptaline, şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava İİK.nun 72. maddesi hükmü gereğince açılan menfi tespit davasıdır. Davanın açılışı gözetilerek kurulacak hükmün olumsuz, bir başka deyişle borçlu olunmayan kısmın tespitiyle bu miktar üzerinden davanın kabulüne şeklinde karar verilmesi gerekirken olumlu tespit şeklinde hüküm oluşturulup kabul edilen miktarın açık bir şekilde belirtilmeyerek infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 1.100’er TL. duruşma vekalet ücretinin bir diğerinden alınıp yek diğerine verilmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.