Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/13158 E. 2014/2848 K. 13.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13158
KARAR NO : 2014/2848
KARAR TARİHİ : 13.02.2014

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki (menfi tespit) yargılamanın yenilenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. … ve davalı vek. Av. …’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine senede dayalı icra takibine giriştiğini, takibe dayanak senedin kayıtsız şartsız borç ikrarına havi bulunmadığını, bonoda nakden veya malen ibaresinin yer almadığını, ihdas hanesinin açık olmasının senedin bedelsizliğinin kanıtı olduğunu, senedin dava dışı … Mak.San.Tic.Ltd.Şti. ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin elinden boş olarak alındığını ve davalının ürettiği makinelerin ayıplı çıktığını, bu yönde ayrıca menfi tespit davası açılacağını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının ortağı bulunduğu şirketin müvekkili şirkete borcu nedeniyle takibe konu senedin düzenlendiğini, davacının müvekkiline ait makinenin ayıplı olduğunu belirterek senedin müvekkili tarafından satılan makine bedellerine ilişkin olduğunu ikrar ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının dava konusu senet üzerinde nakden ya da malen ibaresinin yer almaması sebebiyle bedelsiz olduğu iddiasına dayanarak borçlu bulunmadığının tespitini talep ettiği, ayrıca dava dilekçesinde bononun dava dışı … Ltd Şti. ile davalının ticari ilişkisi nedeniyle elinden boş olarak alındığı ve davalının ürettiği makinenin ayıplı çıktığı belirtilmiş ise de bu yönde menfi tespit davasının açılacağının da belirtildiği bu iddianın dava konusu yapılmadığının açıkça beyan edildiği, senette ihdas nedeninin gösterilmesinin zorunlu unsur olmadığı, davacının iddiasını yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği, senedin bedelsizliği iddiasının usulüne uygun delillerle kanıtlanamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemizin 06/02/2012 tarih 2011/7413 E. 2012/1565 K. sayılı kararı ile davacı, ihdas nedeni açık olan senedin bedelsizliği iddiasıyla borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Tanzim yeri bulunmayan davaya konu senet bono vasfında değilse de borç ikrarına havi adi senet hükmündedir. Davacı bu senedin davalıya ticari ilişki kapsamında verildiğini, teslim alınan makinelerin de ayıplı çıktığını bu yönde ayrıca menfi tespit davası açacağını ihdas hanesi açık olan senedin bedelsizliğinin kanıtı olduğunu iddia etmiş davalı ise alacağına karşılık senedin verildiğini savunmuştur. Davacı tarafından borç ilişkisinin kabul edilmiş olmasına ve imzası inkar edilmemiş bulunmasına göre kanıt yükü üzerinde olan davacının iddiasını usulüne uygun delillerle kanıtlayamamış bulunmasına göre davanın reddi gerekirken davaya konu senedin bono olduğunun kabulü usul ve yasaya aykırıdır. Ancak dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre hükmün onanması gerektiğinden sonucu itibariyle doğru olan davanın reddi kararının HUMK’nun 438.maddesi son fıkrası uyarınca gerekçesinin bu şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.” gerekçesi ile kararın değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, davacı vekili tarafından süresinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş, Dairemizin 06/12/2012 tarih 2012/10980 E. 2012/18590 K. sayılı kararı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili 17/04/2013 tarihli dilekçesinde … 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/3839 E. sayılı dosyasından yapılan takip sonucu … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2008/717 E. sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını, yargılamada davalı tarafın ticari defterleri incelendiği ve mahkemece şirket yetkilisine yemin verdirilip bu yemine bağlı kalınarak davanın reddine karar verildiği, kararın temyiz ve karar düzeltme yolundan geçerek kesinleştiği, bu arada taraflarınca davalı şirket yetkilisi aleyhine yalan yere yemin suçuyla ilgili olarak şikayette bulunulduğu ve … 51. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/146 E. sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı gerekçesiyle yargılamanın iadesi talebinin kabulü ile müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesi istenmiştir.
Davalı vekili cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre; davacı tarafından şirket yetkilisi aleyhine yapılan şikayet üzerine Cumhuriyet Savcılığında şirket yetkilisinden alınan beyanda yalan yere yemin edildiği konusunda herhangi bir ikrarın veya yazılı bir delilin bulunmadığı, … 51. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/146 E. sayılı dosyasının sonucunun da bekletici mesele yapılması konusundaki yeniden yapılan talebinde yerinde olmadığı gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.