YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13107
KARAR NO : 2013/19949
KARAR TARİHİ : 17.12.2013
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkil banka bünyesinde devren birleştirilen … AŞ ile dava dışı müflis … Makina San ve Tic AŞ arasında imzalanan genel kredi sözleşmesiyle davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini, alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalıların itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, mahkemenin görevsiz olduğunu, asıl borçlu şirketin iflas etmesi nedeniyle imzaladığı sözleşmenin davalı açısından da bağlayıcılığının kalmadığını, davalı … yönünden … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu, alacağın zamanaşıma uğradığını, asıl borçlu şirketin iflas etmesi nedeniyle alacağını iflas masasına kaydettirmemiş ise şayet BK 502-1-2 maddesine göre artık kefil olan davalıdan da alacağın istenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili, aynı beyanlarda bulunmuştur.
Davalı … vekili, aynı beyanlarda bulunmakla birlikte ilaveten müvekkil yönünden yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk mahkemesi olduğunu, temliknamede kefaletlerin temlik edildiği belirtilmediğinden davacının talep hakkı olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, görev, yetki ve zamanaşımı itirazlarının reddine karar verilmiş, dava dışı asıl borçlu şirkete ihtarname tebliğ edilemediğinden asıl borçlunun takip tarihi itibari ile temerrüte düştüğü, kefillerin borcu asıl borçlunun borcunu geçemeyeceğinden dava dışı asıl borçlu ve tüm davalılar yönünden kefalet limitleri de dikkate alınarak asıl borcun tespit edildiği, talep edilen faiz oranının sözleşmeye uygun olduğu, bu durumda takip tarihi itibari ile gerçek alacak miktarının nakdi alacak yönünden 4.712,34 TL asıl alacak, 1.367,88 TL akdi faiz, 68,39 TL gider vergisi, 98,23 TL ihtar sonrası biriken komisyon, 4,91 TL gider vergisi , 13,83 TL işlemiş faiz, 0,69 TL gider vergisi olmak üzere toplam 6.266,27 TL olduğu, davalılardan …’in kefalet limiti itibariyle 2.600 TL asıl alacaktan sorumlu olduğu, komisyon borcu ödenmeyip ihtarnameye rağmen teminat mektupları da iade edilmediğinden risk gerçekleşmiş olmakla davalılar tarafından meri teminat mektup bedeli toplamı olan 7.390,51 TL’nin depo edilmesinin gerektiği, davalılardan …’in kefalet limitinin 12.600 TL olması nedeniyle hükmolunan nakdi alacak miktarı düşüldüğünde teminat mektup bedellerinin 6.333,76 TL’lik kısmından sorumlu olduğu, deposu talep edilen 2.525,45 TL lik gümrük teminat mektubu için her nekadar gecikme faizi talep edilmiş ise de gümrük teminat mektubu üzerindeki bedel azami bir rakam olup kesin rakamın teminat altına aldığı vergi tutarı ile sınırlı bulunduğu, bu tutarın da ancak tazmin tarihi itibari ile hesaplanması mümkün olduğundan depo talebinde bu durumun dikkate alınamayacağı, bu nedenle sadece mektup üzerinde belirtilen miktar konusunda depo kararı verilebileceği gerekçesiyle itirazın kısmen iptaline, hükmolunan nakdi alacağın %40’ı olan 2.506,50 TL icra inkar tazminatının (davalı … 1.040,00 TL icra inkar tazminatından sorumlu olmak üzere) davalılardan sorumlulukları oranında tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.