Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/11857 E. 2013/17218 K. 04.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11857
KARAR NO : 2013/17218
KARAR TARİHİ : 04.11.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili; taraflar arasında 09/03/2010 tarihli 5 yıl süreli LPG Otogaz Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, davalının 13/09/2010 tarihinde keşide ettiği ihtarnameyle sözleşmenin Rekabet Kurulu kararı doğrultusunda 18/09/2010 tarihinde sona erdiğini iddia ederek bu tarih itibariyle sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, süresinden önce yapılan feshin haksız olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sözleşmenin 39. ve 42. maddeleri gereğince davalıdan kâr mahrumiyeti ve cezai şart alacağının olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 89.176,95 TL kar mahrumiyetinden şimdilik 15.000,00 TL’nin ve 38.273,60 USD cezai şart bedelinden şimdilik 15.000,00 TL’nin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı şirketin organik bağ içinde olduğu dava dışı ”…” amblem ve markası altında akaryakıt istasyonu faaliyetinde bulunulması amacıyla … Petrol ve Ticaret A.Ş.( …) lehine 10/12/2003 tarihli 10 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, ayrıca … A.Ş. ile 24/09/2004 tarihli Akaryakıt Bayiilik Sözleşmesi akdedildiğini, … A.Ş.’nin intifa baskısı altında en son davacı şirket ile 09/03/2010 tarihli LPG Otogaz Bayiilik Sözleşmesi akdedildiğini, söz konusu sözleşmeye göre müvekkilin intifaya konu taşınmaz üzerinde ”…” amblem ve markası altında LPG istasyonu faaliyetinde bulunmasının kararlaştırıldığını, fakat dikey ilişkiye esas teşkil eden tüm bu sözleşmelerin Rekabet Kurulunca bir çok kararda açıkça belirtildiği üzere akit sürelerine bakılmaksızın 18/09/2010 tarihinde sona erdiğini, bunun üzerine ticari görüşmelerin başladığını ancak yeni bir ticari ilişki için mutabakat sağlanamaması nedeniyle ve EPDK mevzuatı gereğince ihtarname ile sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; sözleşmenin sona erme ve sonuçlarına ilişkin maddesi uyarınca sözleşmenin halen yürürlükte olması gerektiği, zira yapılan sözleşmenin 09/03/2010 tarihli ve 5 yıl süreli olduğu, 6 ay gibi kısa bir süre sonra rekabet kurulu kararı ile fesih cihetine gidildiği, sözleşme hükümleri ve fesih gerekçesi, sözleşme süresi dikkate alındığında davacının erken fesih nedeniyle kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağının doğduğu, Yüksek Yargı uygulamalarının da bu yönde olduğu, hukuki yorum değerlendirmesi yapılmasına ilişkin talebin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, davacı ile ekonomik bütünlük içinde bulunan ve grup şirketlerden olan … A.Ş.(… Petrol A.Ş.) ile arasındaki Akaryakıt Bayilik Sözleşmesinin Rekabet Kurulu’nun konuya ilişkin kararları doğrultusunda 5 yıl dolduktan sonra feshedilmiş olduğunu ve aynı nedenle tesis edilen intifa hakkının da terkin edildiğini, böylece grup şirketlerden olan davacı ile akdedilmiş olan Otogaz Bayilik Sözleşmesinin de feshedilmiş Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi ve terkin edilen intifa sözleşmesine paralel olarak feshedilmiş sayılacağını, dava dışı … A.Ş. ile davalı arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin feshinden ve intifa hakkının terkininden sonra anılan şirketin grubu içinde yer alan davacı şirketle Otogaz Bayilik Sözleşmesinin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle feshin haklı olduğunu savunmuştur.
Davacı şirket tarafından açılmış olan emsal nitelikteki dava dosyalarında alınmış olan bilirkişi raporlarında davacı şirket ile dava dışı … A.Ş.’nin ayrı tüzel kişiliklere sahip olmakla birlikte ekonomik açıdan bağımsız olmayıp aynı ekonomik kontrol yapısı içinde oldukları, bu hususun Rekabet Kurulu’nun 11/03/2010 tarih ve 10-22/300-111 sayılı kararında da açıkça saptandığı, bu durumda davalı şirketin dava dışı … A.Ş. ile arasındaki Akaryakıt Bayilik Sözleşmesinin feshi ve bu nedenle tesis edilen intifa hakkının da terkini karşısında davalının dava dışı … A.Ş. ile ekonomik bütünlük içinde bulunan davacı ile yapmış olduğu Otogaz Bayilik Sözleşmesinin de kendiliğinden geçersiz olduğunun kabulünün gerektiği ve davalının davacı ile sözleşme ilişkisini sürdürmeye zorlanamayacağı, böylece feshin haksız olmadığı yönünde görüşler bildirilmiştir.
Bu durumda mahkemece açıklanan bu tespitler gözetilerek deliller hep birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.