Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2013/11690 E. 2013/16780 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11690
KARAR NO : 2013/16780
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı her iki davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı … Turizm… A.Ş vekili, asıl ve birleşen davada müvekkiline ait bir kısım çeklerin rızası hilafına imzasız ve boş olarak müvekkilinin elinden çıktığını, bu çeklerden üç tanesinin bankaya ibraz edildiğini, çeklerdeki keşideci imzasının müvekkili şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığını belirterek müvekkilinin çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Turizm… A.Ş ile … vekili, müvekkili şirketle davacı arasında 27.02.2009 tarihinde otel konaklama sözleşmesi imzalandığını, dava konusu çeklerin de bu bağlamda müvekkiline verildiğini, davacının ödeme yapmamak için bu davayı açtığını, imzaların davacı yetkililerine ait olduğunu bildirerek davacının reddini istemiştir.
Davalı …… A.Ş vekili, müvekkilinin diğer davalı şirketle imzalamış olduğu faktoring sözleşmesi çerçevesinde çekleri aldığını, davacının kötüniyetli olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, dava konusu çeklerdeki imzanın davacı şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar … Turizm.. A.Ş ve … vekili ile davalı …… A.Ş vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1- Dava konusu çeklerde davacı keşideci, davalı … ise keşideci lehine aval veren konumundadır. Keşidecinin kendi lehine aval verene dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından adı geçen davalı hakkındaki davanın bu nedenle reddi gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
2- Davalı … Turizm… A:Ş vekili savunmasında, dava konusu olmayan 20.09.2009 tarihli çekteki imzanın dava konusu çeklerle aynı olduğunu ve anılan çekin ödendiğini ileri sürmüştür. Bu durumda mahkemece bu savunma üzerinde durularak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekillerinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.