Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/922 E. 2012/1189 K. 31.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/922
KARAR NO : 2012/1189
KARAR TARİHİ : 31.01.2012

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı ve davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. Dr. … gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 01.04.2004 tarihli Distribütörlük Sözleşmesine göre davacı şirketin davalı tarafından üretilen ürünlerin Adana’da dağıtım işini üstlendiğini, fiili olarak davacının davalının ürettiği ürünleri davacı tarafından belirlenen satış noktalarına taşıdığını, müvekkilinin sözleşmeyi feshetmek isteyince davalının tasfiyeyi kabul ettiğini, davacının yerine geçecek distribütörün bulunması ile 12.11.2005 tarihinde tasfiye kararı alındığını, sözlü olarak tasfiye protokolü yaptıklarını, bu protokole göre, davalının müvekkiline 445.187,35 TL. ödemeyi kabul ettiğini, 12.11.2005 – 31.01.2006 tarihleri arasında davalının anlaşma şartlarını yerine getirdiğini, evraklarda imzaları olan davalı yetkilileri … ve …’in davalı şirket nezdinde çalışmaları sona erdirilince davalının yerine getirmekte olduğu edimlerini yerine getirmediğini, alacakları oldukları halde, davalının teminat mektubunu paraya çevirdiğini, 04.04.2006 tarihinde müvekkilinin 4 adet çekini, davalının bankaya iade ettiğini, davalının edimlerini yerine getirmeyerek müvekkilinin ticari itibarını zedelendiğini ileri sürerek 206.275,67 TL., maddi tazminatın 96.165,90 TL’si için 23.03.2006 tarihinden, 110.109,77 TL. TL’si için 23.12.2006 tarihinden itibaren avans faizi ile 200.000 TL. manevi tazminatın 23.03.2006 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, Distribütörlük Anlaşmasının 14.11.2005 tarihinde karşılıklı anlaşarak protokolle sona erdirildiğini, protokolden sonra müvekkilince davacıya gönderilen 31.10.2005 tarihi itibariyle 118.883 TL. alacaklı olduklarına dair hesap mutabakat yazısına davacının 05.01.2006 tarihinde 27.345,94 TL’lik fatura bedellerinin düşülmesi kaydıyla mutabık kaldıklarını bildirdiğini, 21.12.2005 tarihi itibariyle davacının borcu 96.165,90 TL. olduğu için, davacıya ait teminat mektubunun nakde çevrildiğini davacı elemanlarının yeni distribütörün yanında çalışmaya başlamalarının müvekkili ile ilgisi olmadığını, davacının iddia ettiği gibi sözlü tasfiye protokolü yapmadıklarını, müvekkili şirketin davacının fatura kestiği satış noktalarından davacı adına tahsilat yapmasının mantığı olmadığını, davacının bu alacakları için müvekkiline verdiği Alacağın Temliki Sözleşmesi de
Mahkemece, dosya kapsamı, taraf defterlerinde inceleme sonucu alınan bilirkişi raporları ve davalı adına yetkili sıfatıyla hareket eden … imzalı 18.11.2005 tarihli belgede 397.273.91 TL. üzerinde mutabık olduğunun bildirilmesi ve tahsilatlar sonucunda davanın kısmen kabulüne, 196.401 TL’nin davalıdan tahsiline, hükmolunan alacağın 100.235,10 TL’sine 23.12.2006 tarihinden itibaren, 96.165,90 TL’sine 23.03.2006 tarihinden itibaren %25’den başlamak suretiyle değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, davacının koşulları oluşmayan manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve katılma yolu ile davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 900,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 30.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.