Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/1876 E. 2012/8550 K. 21.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1876
KARAR NO : 2012/8550
KARAR TARİHİ : 21.05.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı şirket vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacılar vekili; müvekkillerinin ortak murisi olan …’nun … Karayolu üzerinde …’ün işletmeciliğini yaptığını, 08/09/2001 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilleri aleyhinde davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2002/120 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, alacağa konu çekin davalıya … tarafından verildiğini, dava konusu çekte keşideci olarak gözüken …’nun o tarihte ölü olduğunu ve çeki tanzim etmesinin mümkün olmadığını, çekin tanzim tarihinde …’nun … kendi hesabına çalıştırdığını, çekin tanziminde kendilerinin muvafakatlerinin de olmadığını belirterek … İcra Müdürlüğü’nün 2002/120 esas sayılı dosyasında takibe konulan 8.000.000.000 TL bedelli çekten davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalıların %40’dan daha yüksek oranda tazminata mahkum edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili 05/10/2004 tarihli cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımı yönüyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı …’nun dava ve fiil ehliyeti olmadığından taraf teşkili yönünden usuli eksiklik bulunduğunu, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, takip tarihinden yaklaşık 2 yıl sonra bu davayı açtıklarını, takibe konu çekin yasada belirtilen şartlara uygun olduğunu ve yetkili hamil olan davalı müvekkili adına icraya konulduğunu, müvekkili şirketin petrol işi yapmasından dolayı tarafların karşılıklı olarak mazot alış-verişi yaptıklarını, davaya konu çekin … tarafından imzaladığının doğru olduğunu, o dönemde …’nun rahatsızlığından dolayı …’nun nam ve hesabına … adındaki şahsın istasyonu işlettiğini, daha sonra İbrahim’in ölümü nedeniyle mirasçıların işletmeye el koyduklarını, Şeref ile birtakım problemlerinden dolayı çeki ödemediklerini belirterek, haksız açılmış davanın usulden ve esastan reddine ve davacı tarafın %40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; muris …’nun çekin keşide tarihinde ölü olup, çekin ileri tarihli çek olduğunun yazılı delille ispat edilemediği, yapılan incelemede çekteki keşideci imzasının …’ya ait olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle takibe konu çekten dolayı davacıların davalılara borçlu olmadıklarının tespitine, ancak yasal şartları oluşmadığından %40 tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 21.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.