Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/18356 E. 2013/5317 K. 27.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/18356
KARAR NO : 2013/5317
KARAR TARİHİ : 27.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de tebligat gideri verilmediğinden dosya gönderme formundan da duruşmanın tebligat giderinin yatırılmadığı anlaşıldığından bu isteğin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin özellikle Paşabahçe A.Ş (Şişecam)’nin Kırklareli fabrikası ile çalıştığını ve bu fabrikadan gönderilen … malzemelere boya, emaye baskı ya da altın yaldız kaplama şeklinde tezyinat işlemi yaptığını, aynı iş kolunda faaliyet gösteren davalı firmanın ayrıca “Hoefer” markalı boyanın da ithalatçısı ve distrübütörü olduğunu müvekkilinin sürekli olarak kullandığı “Fluorital” markalı organik boyanın dışında zaman zaman davalı firmanın sattığı “Hoefer” markalı boyadan da satın aldığın ve kullandığını, bir bölümü davalı firmadan satın alınan boya ile boyanmış olanların Şişecam’a teslim edildikten ve Paşabahçe tarafından yurt dışına satışı yapıldıktan sonra KV İnternaional ABD isimli müşteri firmanın Şişecam’a şikayette bulunduğunu ve ürünlerin bulaşık makinasında yıkandıktan sonra üzerinde lekelenmeler oluştuğunun bildirildiği ve ürün bedelinin ödenmediğini, Şişecam’ın bu tutarı (35.122,64 USD) müvekkili şirket hesabından kestiğini, şikayete konu defoların davalı taraftan alınan boyalardan kaynaklandığının sabit olduğunu, davalı taraf ile görüşüldüğünü fakat davalının müvekkilini sürekli oyaladığını ileri sürerek müvekkilinin alacağından kesilen 65.217,41 TL’nin ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin distribütörü ve ithalatçısı olduğu Hoefer markalı boyaları zaman zaman davacıya sattığını ancak hiç şikayet gelmediğini, somut olayla müvekkilinin ilgisinin bulunmadığını, kaldı ki, ayıp ihbar sürelerine uyulmadığı gibi zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde; davalının davacıya en son 06.12.2010 tarihli irsaliye ile mal teslimi yaptığı, davalıdan alınarak boya ile tezyin edilen … eşyaların Şişecam’a satıldığını, Şişecam’ın da işbu emtiayı yurt dışına sattığı, yurt dışındaki müşteri firma tarafından satılan malların bulaşık makinasında yıkanmasından sonra mallarda lekelenmeler oluştuğundan bahisle ayıp ihbarında bulunulduğu ve Şişecam tarafından malların tümü mahallinde imha ettirilerek davacı tarafa zararın fatura edildiği, davacının da bu bedelin davalıdan tahsilini talep ettiği, davacının usulüne uygun süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı kaldı ki, malın en son teslim edildiği 06.12.2010 tarihinden itibaren 6 ay geçtikten sonra bu davanın açıldığı bir başka ifade ile ticari alım satım akdinden doğan ayıba karşı tekeffülden mütevellit tazminat davasının zamanaşımına uğradığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.