Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/16130 E. 2013/1411 K. 24.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/16130
KARAR NO : 2013/1411
KARAR TARİHİ : 24.01.2013

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı, Kırıkkale’de hayvancılık yaptığını, Kırıkkale’de değirmende çalışmakta olan davalıdan 6 yıl önce 1.000,00 TL’lik yem aldığını ve bu yem karşılığında davalıya boş senet verdiğini, daha sonra davalının senedin rakam kısmını 1.000,00 TL olarak, yazı kısmını ise 10.000,00 TL olarak yazdığını, senedin 30.10.2004 tanzim tarihli ve 20.11.2004 vade tarihli yapıldığını, davalının senedin gününün dolmasından sonra icra takibi başlattığını, bu borcu avukatın bürosunda sekretere ödediğini, makbuz aldığını, fakat aradan 6 yıl geçtiği için sekreterden aldığı makbuzu kaybettiğini, 6 sene sonra davalı alacaklı tarafından Kırıkkale 4. İcra Müdürlüğü’nün 2010/113 esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını belirterek, söz konusu senedin iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı, kendisinin davacıya sadece yem satmadığını, her biri 2.300,00 TL olan 4 adet inek verdiğini, ayrıca 2 ton hayvan yemi sattığını ve 20 çuvalda un verdiğini, tüm bunlara karşılık davaya konu senedi davacıdan aldığını, ilk okul terk olduğu için senedin rakam kısmını yanlışlıkla 1.000,00 TL yazdığını, alacağının aslında 10.000,00 TL olduğunu, senedin yazılı kısmında belirtilen alacağının doğru olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında mal alım satımı olduğu, davacının davalıya mal satımı nedeniyle açık bono düzenleyip verdiği, davalının da bu bonoyu 10.000,00 TL olarak doldurup takibe koyduğu, davacının ödeme iddiasını yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamadığı, son olarak ödeme iddiasını kanıtlamak için davalıya yemin teklifinde bulunulduğu, davalının da yeminini 26.5.2011 tarihli oturumda usulüne uygun olarak eda ettiği, davacının ödeme iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu senedin 20/11/2004 vade tarihli olarak düzenlendiği, senet lehtarı tarafından 12/01/2010 tarihinde ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun süresinde itiraz etmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı keşideci, zamanaşımına uğrayan senetten dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ettiğine göre, zamanaşımına uğrayan senet nedeni ile temel ilişkiden dolayı alacaklı olduğunu ispat yükü davalı lehtardadır. Davalı, yazılı delil başlangıcı niteliğindeki belgeden dolayı alacaklı olduğunu tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabilir. Mahkemece, davalıdan bu yönde delilleri sorulup, toplanan deliller değerlendirilip, varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.