Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/153 E. 2012/10593 K. 27.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/153
KARAR NO : 2012/10593
KARAR TARİHİ : 27.06.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı davacı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çeklere dayalı icra takipleri sırasında icra tehdidi altında yapıldığı iddia edilen ödemelerin istirdatı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, mahkemenin yetkisiz olduğunu, TTK’nın 6’ncı ve İİK’nun 72.maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı ve bir yıllık hak düşürücü sürelerin geçtiğini, takip konusu çeklerin her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacı şirketin dava dışı … A.Ş.’nin müvekkiline olan borçlarını bu işletmeyi devralmaları nedeniyle üstlendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, İİK’nun 72/7 hükmüne göre istirdat talebinin bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, talep konusu miktarın 655.000 TL’lik kısmının hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiği, davalının vermiş olduğu 25.05.2007 tarihli ibranameden sonra tahsil edilen 800.000 TL’nin ise ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmü taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasındaki 22.8.2007 tarihli protokolde davalının davacıdan 800.000 TL alacaklı olduğu ve bu paranın 4 taksitte ödeneceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece, bu protokolün geçersizliğinin iddia ve ispat edilemediği gözetilmeden, söz konusu protokolün imzalanmasından önce düzenlenen 25.5.2007 tarihli ibraname esas alınarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte gösterilen sebeple davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.