Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/13843 E. 2013/5079 K. 25.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13843
KARAR NO : 2013/5079
KARAR TARİHİ : 25.03.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi (Kadıköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi)

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili; müvekkili banka ile dava dışı bir şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini davalının da müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borçlunun kredi borcunu ödememesi sebebiyle borçlu ve kefillere gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine borçlu şirket ve davalı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, yine davalının da içinde bulunduğu müşterek borçlu müteselsil kefiller hakkında tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla haciz yoluyla ilamsız takibe geçildiğini, davalının haksız itirazı ile ilamsız takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı bankanın dava dışı şirkete kredi verirken gayrimenkul ipoteği talep ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin bir taşınmazını ipotek verdiğini, genel kredi sözleşmesine müteselsil kefil olma amacıyla imza atmadığını, davacı banka yetkililerinin müvekkiline hiçbir açıklama yapmadan ve onun iradesini sakata uğratarak krediye kefil yaptıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalının 550.000,00 TL limitli krediye müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile kefil olduğu, davalı vekilinin müvekkilinin kredi sözleşmesine sonradan imza attırıldığı yönündeki itirazı ve sair itirazlarının yerinde görülmediği, bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek yeterlilikte olduğu, buna göre davacı bankanın takip tarihi itibariye 233.505,21 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.