YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13021
KARAR NO : 2013/4044
KARAR TARİHİ : 04.03.2013
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili; davalıya sipariş edilen mallar karşılığında 10/11/2010 ve 10/12/2010 keşide tarihli 2 adet çek verildiğini, sipariş konusu malların süresinde teslim edilmemesi üzerine davalıya ihtarname keşide edilerek siparişin iptal edildiğini ve çeklerin iadesinin istendiğini, 14/10/2010 tarihinde yanlar arasında yapılan mutabakata göre müvekkilinin alacaklı olduğunu ileri sürerek siparişin iptali ile mal bedeli olarak davalıya verilen çeklerin bedelsiz kalması nedeniyle davalıya borçlu bulunmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında 30/09/2010 tarihi itibariyle mutabakat sağlanmış olup, çekler dahil davalının 24.121,93 TL borçlu olduğu, davalı hesaplarında fark yaratan faturanın ise 01/10/2010 tarihli, 36562 no.lu ve 30.281,10 TL bedelli fatura olduğu, taraflar arasında 14/10/2010 tarihinde 30/09/2010 tarihi itibariyle mutabakat yapıldığına göre işbu faturanın geriye dönük olarak düzenlendiği, fatura irsaliyesinde teslim alan bölümünde isim ve imzası bulunan…’ün davacı şirketin şoförlüğünü yaptığı ve o tarihte şirketle ilişiğinin kesildiği, ayrıca faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı belirlendiğinden malların davacıya teslim edilmediği sonucuna varıldığı, bu duruma göre dava konusu çeklerin bedelsiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, söz konusu çekler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, 7651596 seri no.lu çekin 06/01/2011 tarihinde 10.500,00 TL olarak davalı tarafça tahsil edildiği anlaşıldığından 10.500,00 TL’nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davalı kayıtlarında gözüken 01/10/2010 tarih 36562 no.lu 30.281,10 TL tutarındaki fatura içeriği malların davacıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Davalı tarafın mal teslimine ilişkin sunduğu sevk irsaliyesinde teslim alan olarak… ismi yer almaktadır. Davalı vekili de malların davacı çalışanı…’e teslim edildiğini iddia etmiştir. Bu durumda Mahkemece malların teslimine ilişkin irsaliyede isim ve imzası bulunan… isimli kişinin malların teslim edildiği iddia edilen tarih itibariyle davacı şirket çalışanı olup olmadığı hususunun Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları incelenerek ve gerektiğinde davacı şirket yetkilisi isticvap edilmek suretiyle bu konudaki beyanları alınarak tüm deliller birlikte değerlendirilip uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken bilirkişinin dosyada dayanakları bulunmayan tespitleri esas alınarak eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.