Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2012/10765 E. 2013/7976 K. 06.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/10765
KARAR NO : 2013/7976
KARAR TARİHİ : 06.05.2013

Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin ev hanımı olduğunu, eşinin talebi doğrultusunda müvekkili adına kayıtlı ortak ikametgahlarının eşinin işi için davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, daha sonra ipotek akit tablosunu incelediğinde ipoteğin davalı şirketin borçlarının teminatı olarak tesis edildiğini gördüğünü oysa müvekkilinin eşinin davalı şirkete ortak olması ve teminat mektubu verilmesi amacıyla evinin üzerine ipotek tesisine izin verdiğini, ipotek tesisinden önce 21.04.2005 tarihli imzalanan kredi sözleşmesininde boş olarak imzalandığını, kredi limitinin sonradan doldurulduğunu, müvekkilinin 21.04.2005 tarihli kredi sözleşmesinden dolayı sorumlu bulunmadığını belirterek müvekkilinin yanıltılarak hata ve tecrübesizliğinden yararlanılarak imzalanan sözleşmelerin ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davanın ise reddini istemiştir.
Davalı banka vekili, asıl davada; kredi sözleşmesi ve ipoteğin davacı tarafından imzalandığını, davacı iddialarının gerçek dışı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Birleşen davada: Davacı banka vekili, kefil davalı hakkında Taksitli Ticari Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacının iddialarını kanıtlayamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı birleşen davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı-birleşen davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Mahkemece alınan bilirkişi kurulu raporu ile banka alacağı, banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak kesin olarak ortaya konmadığı gibi yargıtay denetimine de olanak verecek açıklıkta değildir. Bu durumda mahkemece taraflar arasında akdedilen sözleşme de dikkate alınarak banka kayıtları üzerinde yeni bir bilirkişi kurulu aracılığıyla ayrıntılı araştırma yaptırılması ve alınacak rapor ile toplanan deliller birlikte değerlendirilerek davalı-birleşen davacı banka lehine tesis edilen 03.05.2007 tarihli ipoteğin limit ipoteği olup sorumlu olunan miktarın ipotek miktarı ile sınırlı olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı-birleşen davalının diğer temyiz itirazlarının reddine(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.