YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9776
KARAR NO : 2012/1427
KARAR TARİHİ : 02.02.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı işyerine pazarlama elemanı olarak girerken kendisinden teminat senedi alındığını, müvekkilinin işine son verildiğinde senedin iade edilmeyerek, anlaşmaya aykırı olarak doldurulup, icra takibine konulduğunu, senedin karşılıksız olduğunu iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile davalıların tazminata mahkum edilmelerini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevabında, müvekkilinin alacağı karşılığında bonoyu ciro yoluyla aldığını, senedin teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibarenin senet üzerinde bulunmadığını, iddiaların asılsız olduğunu, müvekkilinin alacağını 6.10.2008 tarihinde temlik ettiğini, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket yetkilisi cevabında, davacının davalı firmada çalıştığının doğru olduğunu, ancak senedin teminat senedi olarak alınmadığını, davacının aldığı nakit para karşılığında senedin verildiğini ve borçlarına karşılık ciro edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davacının davalı şirkette 2004-2006 yılları arasında pazarlama elemanı olarak çalıştığı, bu hususun ihtilafsız bulunduğu, personel sözleşmesinin 10.maddesi ile davacının teminat senedi vereceğinin kararlaştırıldığı, ihdas nedeni nakden olan senedin malen verildiği, davalı şirket yetkilisi tarafından savcılıkta beyan edildiğinden ispat külfetinin davalı yanda olup, ispat edemediği, bundan dolayı davacının senetten dolayı borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı şirket vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlığın işçi işveren ilişkisi nedeniyle verilen bonodan kaynaklanmasına göre İş Hukuku kuralları çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden davaya bakmakla İş Mahkemelerinin görevli olduğu gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.